E-Dergi

memet fuat 'sevgili Ş...'diye başlayan mektuplarında , bilinmeyen ve sürekli tartıştığı şair dostuyla, kulağa hoş gelen, sıcak, sürükleyici , okuyucuyu yormayan oldukça sempatik bir dille şiir ve türk şiiri üzerine bir sohbete giriyor.Bir oturuşta bütün mektupları okudum..Şiir ile ilgili iseniz, okuyucu olarak dahi olsa, okuduğunuz şiirin hangi yönelime ait olduğunu, içinde kullanılan, ses, kelime oyunlarını deşifre edebilmek ve şiirden daha fazla zevk almak istiyorsanız, bu kitabı okumanızı tavsiye ederim...

'kurulmuş kum saatiydi ağlamaya'...'gözünün sürmesini yüreğime akıtman'....derken şair, şair Yılmaz Erdoğan,ikinci Yeni türünün güzelliklerine çağırıyor okurlarını...ve bunu yaparken tatlı bir geçişle hiç zorlamıyor düşüncenizi...imgeyi, benzetmeyi,özgün deyişlerin uyumlu kullanımı ile harmanlayarak ve burada keyifli uyaklardan kopmayan bir matematikle ilerliyor şiiri Erdoğan'ın... mutlaka okuyun...çok iyi bir çalışma...

YılmazErdoğan, oyunculuk, yönetmenlik , yazarlık üzerine yaptığı yoğun çalışmaları ile bir gerçek anlamda bir sanatçınında bütün toplum katında popülerlik kazanabileceğini gösteriyor bize. Ve bir sağanak halinde tüm üretkenliğini sunarken, günümüzde ihtiyacımız olan örnek insan, örnek vatandaş kimliğini tanıtıyor.Şiir zor bir iştir ve şiirin gerçek anlamda tekil bir tanımı yoktur, kişiye göre değişen tarifleri vardır.Kelimelerin bir ritim içinde birbiriyle dansıdır şiir bana göre ve Yılmaz Erdoğan bu anlamda başarılı ezgisel bir sunu yapmaktadır bu kitabıyla...Kuşkusuz bir ilk şiir lüksü ve tedirginliği hissedilsede bundan sonraki şiirleri için umut vermektedir.Ve günümüzde, şiire ve şaire en çok ihtiyacımız olduğu bir dönemde, şiire yeniden beklenen popülerliğini kazandırmada öncü olmaktadır.Yeni şiirlerini merakla bekliyorum.

Yaşar Nuri öztürk, bu kitap ile bu ülkenin ortalama inançlı insanlarının eksik ve araştırmasız dünyalarında kulaktan dolma sohbet ortamlarında dolaşan farklı yorumlarına Kur'an'ın sözü ile nokta koymaya çalışıyor.Sonuç olarak inancını gerçek anlamda yaşayamayan Türk topluluğu için bu konuyu daha popüler hale getiriyor ve güncele cevap veriyor.Kur'an'ı esas alarak hareket etmesi ve ikincil bir merciye başvurmayışı , zaten olması gereken değil midir?Bu bizi, Kur'an'a daha çok yaklaştırmakta onu daha iyi ve tekrar tekrar okuma isteğine yöneltmektedir.

hayatım boyunca okuduğum en iyi on kitaptan biri derim her zaman ve bu fikrim değişmemiştir.Bir insanın istediğinde gerekli inanç ve kararlılığı göstermesi halinde ulaşamayacağı hiç bir başarı olamayacağını anlatır bu kitap.Marit Eden 'i tanıdıktan sonra bende geceleri beş saat uyumaya ve günü daha çok yaşayarak ömürümün yoğunluğunu arttırmaya uğraştım ve bir kitabın bir insanı nasıl etkilediğini ilk defa bu kitapta kendi üzerimde tanık oldum...okuyun ve okutun dostlarınıza.