Toplam yorum: 3.081.289
Bu ayki yorum: 967

E-Dergi

delizeka Tarafından Yapılan Yorumlar

05.04.2002

Kişilik davranışlarımızı ve nasıl yaşadığımızı belirleyen en önemli etkendir. O nedenle bir insanın kişiliği hakkında bilgi sahibi olmak demek o kişinin hangi konularda pozitif bir potansiyele sahip olduğunu bilmek demektir. Bu kitapta anlatılan konu da, insanların kişilikleri hakkında bilgi edinerek onları en iyi yapabilecekleri işlerde istihdam etmenin nasıl da iş başarısını da beraber getirdiğidir. Barışçıl soğukkanlı kişiliğindeki bir insanı toplulukları yönlendirebilecek bir reklam müdürü yapmak onu muhasebe bölümünde çalıştırmaya göre daha kötü bir tercihtir. İşte bu fark belirli kişiliklerin belirli konumlarda çalışmaya daha eğilimli oldukları tezine -ki kitapta genel olarak bu anlatılıyor- bir kanıt niteliği taşır. Sonuç olarak insanların kişiliklerini tanımak onların potansiyelleri konusunda tahmin yürütmek açısından çok önemlidir.
30.03.2002

İletişim, günümüzün en önemli meselelerinden biridir.. İletişim araçlarının sayılamayacak kadar çok olduğu günümüzde iletişimsizlik en önemli problem olarak karşımıza çıkmaktadır.. Bu kadar birbirimizle konuşurken, telefonlaşırken, e-postalar gönderirken, ya da mesajlar atarken cep telefonları aracılığıyla, neden iletişimsizlik olsun ki diye düşünebilirsiniz. Ama böyle düşünüyorsak bir şeyin farkında değilizdir: Konuşmak ya da aramızda bir iletişim aracının bulunması değildir iletişim.. O hem iletişim yapmak isteyenin hem de iletişilmek istenenin ortaklaşa kullandıkları bir iletişim aracı sayesinde gerçekleştirildiği birşeydir.. Bu kitapta özellikle Türk toplumunda yaşanan iletişim sorunları ve bunları nasıl çözüme kavuşturabileceğimiz anlatılıyor.. Bir yandan da Türk toplumunun iletişim yapısı ve araçları masaya yatırılıp sosyolojik bir tahlille iletişim yapımımızın insanlarımızı nasıl etkilediğinden bahsediliyor.. Sonuçta empati çözüm olarak verilse de empatinin kelime manasını bilmenin empati yapmaya yeterli olmadığı açıklanarak, gerçek bir empatik iletişimin nasıl olması gerektiği anlatılıyor.. Kitapta yer alan örnekler çok defa tekrarlanıp anlatıp bazı noktalarda sıkıcı hale getirilmiş olsa da, iletişim konusunda Türkiye'de bulunabilecek iyi başvuru kitaplarından birisi bu kitap.
30.03.2002

Kişilik, insannın sosyal yaşamda iletişimlerinde etkili en önemli unsurdur. Bu unsuru çoğu kez göz ardı ederiz. Birbirimize, karşımızdakinin kişiliklerinin penceresinden çoğu kez bakmayı denemeyiz.Bu da çoğu kez kişiler arası problemlere neden olur.Halbuki kişilik insanların davranışlarını belirleyen ve yönlendiren bir etkendir.. Bu kitapta işte bahsedilen bu etkenin, yani kişilğin, dört ana tipinden bahsedilmekte.. Bu dört kişilik tipinin insan davranışlarında nasıl etkili olduğu ve insanların kişiliklerini tanımanın bize nasıl da karşımızdaki insanları daha iyi anlama kabiliyeti verdiği anlatılmakta. Kişilikleri öğrenmenin, bazen, toplum içinde ayıplanan davranışlara bile olumlu gözle bakmamıza yardımcı olabileceğinden bahsediliyor.. Örneğin, bir randevu verip zamanında gelmemek ya da daha kötüsü randevuyu unutup hiç gelmemek genelde insanların olumlu olarak bakamadıkları bir durumdur.. Halbuki eğer randevusunu unutan insan eğer bir "popüler optimist" kişiliğe sahip bir insansa bunu doğal karşılamak gerekir, çünkü onlar doğaları gereği çoğu şeyi unuturlar.. Popüler optimistlere kızmak yerine, onlarla belirli bir saatte bir yerde buluşacağınız zaman, buluşmanızdan 1-2 saat önce onlara buluşma yerini ve zamanını hatırlatmak çok olumlu bir çözüm olacaktır.. Karşımızdaki insanın belli davranışları yapmasını bekleriz. Ve bu beklentiler gerçekleştiği ölçüde karşımızdaki insanı severiz.. İşte bu kitapta, dört kişilik tipi tanıtılarak onlardan neleri yapmalarını bekleyip neleri yapmalarını beklemememiz gerektiğini anlatıyor.. Eğer beklentilerimizi kitapta yazılanları öğrenip, ona göre ayarlarsak hiçbir zaman insanlar hakkında hayal kırıklığına uğramayız..
26.03.2002

Bu kitap, farkedilemeyen kişiler arası "sevme sorunlarına" çözüm getirebilecek türden bir yapıt. Evlilik genelde aşk ile başlayan ve bir iki sene sonra aşkın eski heyecanını yitirmesiyle monoton bir hal alan bir sevgi kurumudur. Başta deliler gibi aşık olduğumuz, sadece yanında olmaktan bile zevk aldığımız, karşımızda konuştuğunda heyecanlandığımız insana evlilikte ne olur da biz ona eskiden hissettiklerimizi hissedemeyiz? Eksilen nedir? Evliliğin aşkı öldürdüğü bir gerçektir ama ille de aşk evliliklerde ölmeli midir? Evlilikte de aşkı ya da derin bir sevgiyi yaşatabilmenin yolu nedir?

İşte kitap bunlara çoğu insanın farkında olmadığı 5 sevgi dilini örneklerle anlatıyor.. Aslında sevgimize birşey olmuyor, bastırılıyor ve geri planda kalıyor..
Bunu engellemek için kitapta bahsedilen dillerden hangisini ya da hangilerini "konuştuğumuzu" tespit etmeli ve sevdiğimiz insana da onun sevgi dili ne ise o dil ile hitap etmeliyiz. Bu şu konuyu da açıklığa kavuşturuyor aslında: Sevgide ya da aşkta her zaman iki ayrı insan vardır.. Bir taraf diğerinin farklı yönlerini kabullenemiyorsa bu ilişkiye sevgi denemez!