E-Dergi

yazarın okuduğum 6 romanı içerisindeki en iyi romanı.gerçekten muhteşem ve içe işleyen bir konu ve üslubu var,hatta sonunda gözyaşlarına boğulmuştum..kesinlikle okunmalı ve tavsiye ediyorum..

bu roman boleyn kızınındevamı falan değil,neden böyle tabıtıldığını anlamadım.ayrıca tanıtımında olduğu kadar muhteşem bi kitap da değil, bolayn kızı'ndan kesinlikle daha iyi olamaz..boleyn kızı'nı nasıl bitirdiğimi anlamamıştım ama bunda biraz zorlandım.kötü bi kitap demiyorum,güzel bir roman yazmış yine philippa gregory,ama sanırım o bile bunun boleyn kızı'nın devamı olmadığının farkında..

bu sene liselerarası kitap okuma yarışmasına katılmayı düşünmüştüm ve bu yarışma için okunması gereken 10 kitaptan biriydi.Aslında dünyada en çok dile çevrilen kitap olma özelliğini taşıyan bu eseri okumadığıma çok utanmıştım ama sonunda okumuş oldum.
Kitapta herkesin bir 'kişisel menkıbe'si olduğu,ve sonunda maddi olarak eline birşey geçmeme ihtimali de olsa onu gerçekleştirmek için her zorluğa göğüs germesi gerektiği anlatılıyor...Ve bu uğurda mücadeleye çıkan herkese zaten bir takım 'işaretler' vererek hayatın yardımcı olduğu söyleniyor..

hiç beklediğim gibi çıkmadı,18.yy fransa'sının ne kadar iğrenç koktuğunu ve kokunun ne kadar önemli olduğunu insan da değil,yaratık gibi bir varlığın gözünden anlatan,iç karartan bir kitap. hayatım boyunca bitse de kurtulsam dediğim ender kitaplardan biri ve 238 syf olmasına rağmen 2 ayda anca bitirdim..

"türkler ahlaksızlıklarıyla meşhurdu!"
"türklerin iyi paralı askerler olduklarını çünkü öldürmekten zevk aldıklarını söylemişti" gibi milletimizi aşağılayan iki çarpıcı cümlenin geçtiği,
yine de kendisini okutturan,sürükleyici,etkilediği kadar bilgi de veren güzel bir roman..Ve her zamanki gibi yine tarihin çarpıcı ve şok edici detaylarını gözler önüne seren bir eser...