E-Dergi

birbirimize söyleyemediğimiz onca şey, aslında bir "keşke" ler kitabı. hissettiklerimizi o veya bu sebeple söylemediğimiz veya ertelediğimiz şeylerin bir zaman sonra ne büyük pişmanlıklar doğurabileceğini anlatıyor. sahip olduklarımızı kaybettikten sonra değerini anlamanın ne hüzünlü fakat ne de geri dönüşsüz oldugunu bilmeliyiz.

çok çok farklı tarzda yazılmış bu kitaba hayran kaldım. yazar o kadar doğal bi anlatım yapıyor ki, zaten tüm okuma boyunca aslında bir sohbetteymiş hissine kapılıyorsunuz, yer yer kahkahalarınızı tutamıyorsunuz. gerçekten özel bi önemi hakettiğine inanıyorum,keyifli okumalar diliyorum.

bu kadar romantik duyguları yaşayan insanı kıskanmamak elde değil, büyük usta ümüt yaşar oğuzcan hem şiirlerinde hem de düz yazı kısımlarında sonuna kadar aşkı size hissettiriyor, keyiffle okuduğum bu eseri, romantik şiirden hoşlananlara tavsiye ederim.

ben beğenemedim maalesef bu eseri, elif şafak ın aşk ını da çok beğendiğimi belirtmek isterim bu arada. sanki bunda bi samimiyet eksikliği var gib, ya da ne bileyim sadece şiirsel bir dille yazmak için kastırılmış gibi. çok içine giremedim dediğim gibi.

inanın bitmesinden korktugum için her gün sadece bikaç sayfa okumaya gayret ettiğim bi kitap bu, kendimi tutmasam bir nefeste bitiverecek kadar süppppper. her bir karede öyle detaylar var ki, bir tek kareyi uzun uzun inceliyorken buluyorsunuz kendinizi. çocukluğum umut sarıkaya ile beraber geçmiş gibi hissediyorum esprilerini ve ev hayatına anneye mahhalle yaşantısına dair çizimlerini görünce.