E-Dergi

Asil bir generalin oğlu olan Andreyiç rahat
bir subay hayatını sürmeyi düşünürken babası
onu Rusya'nın en ücra köşesine bir kaleye gönderir.Hayatta insanlara yardım etmenin,müşkil durumdaki birisine el uzatmanın hediyesini sevdiği kadının bağışlanmasıyla alacaktır.Puşkin'in bu muhteşem eseri bir solukta okunacak bir kitap.Puşkin'in kaleminden çıkan karekterler
o kadar canlı ki yazarın aslında şair olduğunu buradan kestirmek çok ta zor olmuyor.

Balzac denince akla ilk gelen şey,bir erkeğin bir bayanın hislerini nasıl bukadar görkemli, açık ve mükemmel bir şekilde kaleme aldığıdır. Bu kitapta yaşanan aşk okadar muntazam bir güzellikle anlatılmış ki bunu yorumunu yapmak oldukça zor bana kalırsa.Bu kitabı okuduktan sonraki hislerimi size şöyle anlatabilirim. Cesuryürek filmini pek çoğumuz seyretmişizdir.o filmin sonundaki sahnede çektiğim ızdırabın iki kat fazlasını bu kitabı okurken çektim.İnanın kalbim sıkıştı.Allahım bu nasıl bir sevda ki insana bu kadar acı versin,bukadar yüceltsin. Kelimeler gereçekten kifayetsiz kalıyor inanın.Bu nasıl bir ruh,nasılbir yaradılış.
Bir insan bunu ancak Balzac kadar kağıda dökebilir.Hele kitabın sonun daki mektubu okurken gözüme inen sis perdesini kaldırmak için bayağı uğraştım doğrusu.Okuyanın aşka olan bakış açısı değişecek. Bana inanın.

Aşkın bu kadar derin bu kadar saplantılı,acı verenini,insanı hiçliğe aynı zamanda da varoluşa götürenini bu kitapta gördüm.Aşkın insanı şizofrenleştirdiği muhakkak ama bu bir başka.İnsanın içinde ki çatışma ancak bukadar iyi anlatılabilir.Karşısındaki nin varlığı için kişisel yok oluş.Muazzam bir tutku ve bunun eseri.

Her sayfası acı,sevgi ve hasret ile yoğrulmuş bir eser.Bir ananın çile dinmez
öyküsü.Savaş'ın neler getirdiğini hiç bu açıdan görmemiştik.Bir ana ki toprak kadar
yadigar,toprak kadar vefalı.Duygu seline kapılıp gidiyor insan sayfaların arasında.
Otoprakları sanki ben biçiyordum,ilk ekmeği ben tadıyordum sanki.İşte bukadar gerçeklerle
dolu bir hikaye.

Bir Dostoyevski şaheseri diyebiliriz bu kitap içinde.Hayatta insanı nelerin beklediğini hiç kimse bilemez.Hele birde bu insan kumarbaz olursa.Rulet ve kağıtların,kırmız siyah ve sıfırın içinde geçen bir yaşamın öyküsü;yani bizzat kendisidir yazarın anlattığı.Etkileyici bir eser.