E-Dergi

enver paşa belki kötü niyetli değildi, ama bir orduyu telef ettiği de gerçek. sarıkamış'ın o karında kışında yalınayak askerimiz açlıktan soğuktan şehit oldu. güya enver paşa o orduyla rusları bozguna uğratacak, sonra bir de dönüp suriye cephesine gidecekti. yani bu hırs da değil, resmen safderûnluk. düşünün, o dönem osmanlı öyle mahvolmuş ki, enver paşa gibi bir adam, öylesi bir hayalperest harbiye nazırı olabilmiş. yine de bu hezimeti büsbütün enver paşa'ya yüklememek gerek belki. sonuçta bizim vatanımız üzerinde bir kıyamet kopacaktı, bunu dönemin hükümeti başlatmış ama onlar yapmasa da olacaktı ki, biz bunu yıkılan çarlık rusyasının yerine kurulan komünist rusya'nın açıkladığı gizli anlaşma metinlerinden biliyoruz. bu anlaşmaların birçoğu osmanlı savaşa girmeden imzalanmıştı. varın siz düşünün. biraz da bu şekilde; objektif, enver paşa'yı hiç tanımıyor gibi okunursa daha çok fayda sağlayacak bir kitap... teşekkürler...

şu an çürümüş bir hipotezi biz hala lisede ders olarak okuyoruz. hatta öss'de her yıl bir soru banko geliyor. bu kitabı ilkoluk çağında okumuştum, sırf karşımda biri evrim diye saçmalarsa nasıl aksini ispatlarım düşüncesiyle. faydası oldu gerçekten. söylenen sözlerle gerçek bilimsel açıdan birebir örtüşüyor. zaten yazarın dini ilmi yanında fenni ilminin de ne derecede olduğunu herkes biliyor. aslında medrese eğitimi almış bir insanın bu derece fen ilmine sahip olması alışılmadık bir şey, ama yazar gerçekten bu konuda derin bir bilgiye sahip. demek ki aslında bu konuda konuşan medrese eğitimi almış bir şahıs olsa da, biliyorsa; konuşmak, anlatmak, gerçeği söylemek onun da hakkı; hatta vazifesidir. sözüm "napburemal" e, teşekkürler.

üstadın yine çok güzel bir eseri. dil açısından oldukça yeterli, kesinlikle sade üslup kullanmasına gerek yok bence. adem artan beyefendi yorumunda "katli vacib"in yanlış bir kullanım olduğunu ifade etmiş ki kesinlikle doğru bir ifadedir, çok yerde de kullanılır muhtemelen rastlamamıştır.

birçok insanın gösteremeyeceği fedakarlığı göstermiş bir insan. elmas madenlerini satabilecek kadar Allah yoluna baş koymuş. bir küçük kulübecikte yaşamış. yaşamının sonunda ailesine dahi dünya namına bir tas bırakmamış. yedirmiş, içirmiş, giydirmiş sırf Allah rızası için. bence çağımıza örnek olacak abide bir şahsiyet... teşekkürler...

bizim romanımızda "bovarysm" akımını başlatabilmiş bir romandır. gerçekten asıl karakter, yani bihter, madame bovary'le aynıdır. davranışları eşini aldatması, çok az farklılık var. madame bovary'den hemen sonra okuduğum için aslında kitabı pek sevmedim. fakat aslen kaliteli bir eser. bu yayın evinden okudum ve parantez içinde osmanlıca türkçesinden olan kelimelerin anlamları verilmiş. yani orijinal metne çok dokunulmamış. bu da bir avantaj bence. tavsiye edebileceğim bir eser. teşekkürler...