E-Dergi

tek kelimeyle başarılı bir polisiye ki bir polisiyesever olarak bu kelimeyi sıklıkla kullanmam. kitabı tavsiye üzerine aldım. kitabın tek can sıkıcı yönü yazarın orijininden dolayı yer ve kişi isimlerinin biraz zor gelmesi. sadece katile ve kahramana odaklanmayan tüm karakterlerin anlatımına önem verilmiş düzgün bir nlatım bağlantılar, hikaye güzel. cinayetler güzel kurgulanmış. kitapta açıklanmamış sorular var ancak kişisel kanaatim bunların bilerek cevapsız bırakıldığı yönünde. zaten bu sorular gidişatı ve sonucu primer etkilemeyen detaylar.

kitabın ilginç ve güzel olan bir yönü de size kendinizi soruşturmanın içinde hissettirmesi.

son yıllarda okuduğum en başarılı polisiyelerden biri ve yazarın tüm kitaplarının değerlendirilmesi gerektiğini düşündürttü bana.

grange kalitesinde, gerritsen akıcılığında...

kitap tek kelimeyle başarısız. karakterler o kadar suni ki kesinlikle kitaba dalamıyorsunuz. seri katilin cinayetlerini uygularken kullandığı oyun açıklanmamış, yetersiz, uzak kalmış. özellikle türkiyede popüler olarak kullanılmayan bir sürü ıvır zıvırdan bihaber olunduğunda tam bir etki oluşmamış. hikaye kesik kesik anlatılmış. heyecan unsuru sıfır. seri katil hikayeli bir kitap yaz derseler zoraki yazabileceğiniz bir 400 sayfa gibi bir şey. ayrıca çeviri hatalarıyla dolu; bir çok yerde yanlış isimler yanlış yerde ki bu da o bölümleri saçma sapan dialoglar haline getirmiş.

kitapta başarılı olan tek şey bir çok benzerinin aksine burada seri katilin cinayet işleme ve seri katil olma nedenlerine uzanan yolun detaylı ve etkili bir şekilde açıklanması. seri katilin çocukluğu ile ilgili bölüm ve hayatı çok güzel ve iz bırakır bir şekilde anlatılmış.

vasat bir polisiye. konu ufak detaylarla süslenmiş ancak daha önce ele alınmış birçok organ mafyası hikayesinden üstün bir hale gelmemiştir. kitap basit bir olayın basit çözümüdür. tek iyi özelliği akıcı olmasıdır. sırdana polisiye okuyayım vakit geçireyim mantığı ile okunabilir bir kitaptır. kesinlikle gerilim özelliği yoktur. kurgu sıradan bir zeka ürünüdür. fözellikle kadın karakter yetersizdir. sevimli ve acınası detektifin varoluş savaşı bazında incelenirse okunmaya daha layık olacaktır.

tami hoag'ın belki de en iyi romanı. ama maalesef bu romana iyi diyebilmek için öncelikle ilk kitap olan gece günahlarını okumak gerek ki 600 sayfalık bir kitap herhalde bir çok kitap için yeterli bir giriştir. ama bu kitap gerek sırlarla dolu olması gerekse bunların mantıklı bir şekilde açıklanması bakımından iyi bir polisiyedir. kurgusu güzel, karakterler gece günahlarına oranla daha gerçekçidir. akıcıdır. 592 sayfanın hemen tamamını hiç sıkılmadan okuyabilirsiniz çünkü bir tek sır, tek macera yoktur. kitabın içinde iç içe geçmiş hikayeler vardır. okunmaya değer.

tami hoag kesinlikle övüldüğü kadar iyi bir polisiye yazarı değil. bu kitap oldukça sıkıcı ve ağır ilerliyor. basım hataları yüzünden bir çok yerde yanlış isimler kullanılmış. yazarın kadın olduğu hemen her detayda göze çarpıyor. erotik öğeler abartılmış ve fazlasıyla itici. bir noktaya kadar zaten kitap polisiye havasında gitmiyor. aşk romanı gibi. tami hoagun hemen tüm kitaplarında göze çarpan kendini olduğundan fazlası göstermeye çalışan aşırı mücadeleci kadın, erkeğe garip bir düşkünlüğü olan ezik kadın, kaslı- yakışıklı- tam erkek gibi karakter tekrarları bu kitapta sıkıcı boyutta. ancak sonlara doğru bir heyecan kıpırtısı oluşuyor. bu kitap başlı başına oldukça yetersiz ve başarısız bir kitap. okunması için tek neden devamı olan günah kadar suçlu için hazırlık yapmak olabilir.