E-Dergi

Japon Balığı Karmaşası içinde 2 kısa romanın olduğu bir kitap. İki kısa roman da yaşanılan ömrün pişmanlığı üzerine kurulmuş. Çok sevemedim açıkcası 2 kısa romanı da. Beklentilerimin altında kaldı. Yine de okuyunuz efendim...

Öykü okumayı Sait Faik sevdirdi desem çokta yalan söylemiş olmam. Öykülere karşı her daim bir önyargım vardı benim. Belki de çoğu öyküler de ki o yarım kalmışlık hissini sevmiyordum. Şimdi bugünden baktığımda, bence asıl maharet o yarım kalmışlık hissinde diye düşünüyorum. Benim gibi hikaye okumayı sevmeyenlere, Sait Faik kesinlikle önerimdir. Okuyunuz efendim....

İza'nın Şarkısı kitabını okuduktan sonra, Magda Szabo kitaplarının hepsini okumaya karar vermiştim. Kapı kitabı da beni şaşırtmadı, ilmek ilmek bir karakterin dünyasına büründüm sayfalar ilerledikçe. Kitabın baş kahramanı Emerenc'den okuyan herkes kendinden bir şeyler bulacağından eminim. Magda Szabo'nun yaratmış olduğu güçlü karakterleri gerçekten seviyorum. Bakalım sırada hangi kitabını okuyacağım. Macar Edebiyatı da beni bu zamana kadar hiç yanıltmadı. Kesinlikle tavsiyemdir, okuyunuz efendim...

Kemal Tahir okumaya Esir Şehir üçlemesi ile başladım ve sonunda bitti. Kemal Tahir okumaya geç kalmıış olduğumu düşünsem de, bir yerlerden başlamış olmanın verdiği okuma mutluluğu herşeye değer. Yol Ayrımı, 1930 yılında, Serbest Parti'nin kuruluşunu arka plana alarak, kısır siyasi çekişmeleri, Milli Mücadele'den alnının akıyla çıkmış dönem insanını tüm çıplaklığı ile tahlil eden bir kitap. Yakın tarihi bilmek için kaynak kitap araştırmanıza gerek yok, Kemal Tahir okusanız yeter. Uzun lafın kısası, okuyunuz efendim...

Kurt Wallander serisinin üçüncü kitabını da bitirdim. Güney Afrika ve İsveç eksenin de geçen harika bir polisiye idi. 10 kitaplık bir serinin tamamını yayınladı. Polisiye severlerin bu yayınevini ayrıca takip etmelerini tavsiye ediyorum. Okuyunuz efendim...