E-Dergi

Yazar, önceki kitaplarında olduğu gibi tarihsel gerçeklikle kurguyu çok başarılı bir biçimde harmanlamış ve ortaya oldukça sürükleyici bir eser çıkmış. Osmanlı tarihinin en ilginç ve en merak edilen karakterlerinden biri olan Şehzade Cem'in trajik hayatını kuru bir anlatımdan kaçınarak romanlaştırmış.

Yazarın emeğine saygı duyuyorum ancak, kitabın isminde "Gizli" ibaresinin yer almasına bir anlam veremedim. Nitekim, kitap, herhangi bir Amerikan Tarihi kitabında bulunabilecek türden kuru ansiklopedik bilgilerden oluşmakta. Kitabın ismi "Kısaca ABD Tarihi" olsaydı da alır okurdum. Kitabın isminin yanıltıcı olduğunu düşünüyorum.

Umut vaadeden oldukça genç bir kalem Selman Kayabaşı. Gerek tarihi kurgularında gerekse aktüel siyasete ilişkin kitaplarında, sahip olduğu bilgi birikimi dikkat çekiyor. Ancak bu eserinde, yazarın suikasti anlatırken haklı olarak 100 yıl öncesine gittiğini ve oradan geri dönemediğini görüyorum. Yani 100 yıl öncesine o kadar takılıp kalmış ki, suikasti yeterince ele alamamış. Yine de mutlaka okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.

Her zaman ifade ettiğim gibi, bir aydından/yazardan tarafsız olmasını beklemek gerçek dışıdır. Bir eserin ideolojik olması, siyasi görüş deklare etmesi, o eseri değersizleştirmez. Yazarın köşe yazılarından derlenmiş bu kitap, içinde bulunduğumuz süreci analiz etmemiz açısından farklı bir bakış açısı sunuyor. Farklı görüşlerden korkmamak gerektiği kanaatindeyim.

Temel olarak vesayetin her türlüsüne ve özellikle askeri vesayete karşı duruşuyla, gerek köşe yazılarında, gerekse tv. programlarında, insanı kavrayan üslubu ve Türkçeye hakimiyeti ile tanınan Gültekin Avcı, dönemin üç farklı ancak bağlantılı olayını bir hukukçu hassasiyetiyle ortaya koymuş.