E-Dergi

bir önceki yorumcunun ''zuhal kuyaş-yaş 82/83- türk polsiyesi için bir umuttur''sözlerine ilişkin
görüş düşünce ve eleştirilerimi saklı tutarak,
bu roman gerçekten çok güzel,
klasik ingiliz polsiye edebiyatındaki kapalı mekan cinayetleri ve çözümlemelerine çok yaklaşmış yazar,
ne yazı ki çok az basılı kitabı var ve sanırım yenilerini de üretmek için artık çok geç...
meraklıları mutlaka okusun meraksızları da merak etsin okusun...

ilk kez nermin yıldırım okudum,
etkileyici,iyi bir dil iyi bir kurgu,
geçmişten gelen esrarengiz mektuplar,
ikinci dünya savaşı ve sonrası istanbul türkiye ve avrupa panoraması,
odakta bir yayıncı...

çok sert bir roman,
acıtıcı ve ürkütücü,
her zaman evrensel bir dram anlatılanlar,
insana dair,
kim kurban kim avcı,
kendine özgü bir yazar hg,
yazdıkları da üslubu da dili de,
böylesine gerçekleri böylesine gerçeküstü anlatabilmek
hiç de kolay olmasa gerek...

mükemmel bir ilk roman üstelik polisiye ve dahi kadın yazar,
erol üyepazarcı'nın övgüleri çok yerinde,
celil oker'i yakalar bu yazar,
ahmet ümit sıradanlıklarından sonra iyi geldi,
yeni romanlarını sabırsızlıkla bekleyeceğim...

yaşar kemal bir daha kitap yaz-a-maz muhtemelen bu son kitabı olacaktır diye edinmek istedim,
kitap-roman diye tanımlanmış- hepi topu 72 sayfa üstelik geniş aralıklarla ve büyük puntolarla yazılmış,
normal basılsaydı muhtemelen 30/35 sayfa tutmazdı,
kitaplar sadece nicelikleri ile ölçülmez elbette ama bu da önemli bir parametredir,
niteliğe gelince...
hiç gelmesek daha iyi...
türk kürt ve dünya edebiyatının büyük ustasına ilişkin olumsuz bir düşünce söylemek istemiyorum,
kitabın en güzel şeyi kapak tasarımı belkide
sadece bu nedenle bile edinilebilir,
yeşim balaban'ı kutluyorum...