E-Dergi

İletişimsizlik içinde büyüyen birbirine yabancı kardeşlerin yüzleşmelerini konu ediniyor.Kurgusu ve dilinin sadeliğinden dolayı sürükleyiciliği var.Geçmiş zamanda ve şimdiki zamanda gidip gelen geçmiş zamanın normal seyirde şimdiki zamanın ise geriye aktığı bir anlatıma sahip.Sonuna kadar merak uyandırıcılığı devam ediyor.

Okuduğum ilk Necip Fazıl kitabı ve ilk tiyatro eseriydi.Ziyadesiyle beğendim.Yaratılış,ölüm,kader üzerine felsefik tarafı da olan,Hüsrev'in psikolijik buhranları aracılığıyla yaşamı sorgulatan bir kitap.
-İşte sanatkar,çok defa,yaratmaya kalkıştığı tipin,yaratılmış olan ta kendisidir.

Distopik denebilir bir eser kanaatimce.1984 ve Fahrenheit 451 gibi uzun değil,verilmek istenen mesaj daha kısa yoldan veriliyor.İnandıkları şeylere körü körüne bağlanan ve istemediklerini görmeyen insanların durumu pe de yabancı olmadığımız bir konu ülkece.Yayınevinin baskısı da çok güzel,resimler ise küçük prens havası katmış.

Sade bir kitap,açık bir mesaj ve yayın haklarını ücretsiz veren bir yazar.Yaşamını ağaç dikmeye adayan bir adamın öldükten sonra aldığımız nefeste dahi yaşadığı bir kitap.Ağaçların varlığıyla mutluluğun doğru orantılı olduğu çıkarımını yaptığım bir eser oldu.Beşikten mezara okuması gereken bir öykü.

İç burkan bir kalemi var Melisa Kezmez'in.Derin mutsuzluklar değil de tatlı hüzünler var öykülerinde.Öykülerin birbiriyle bağlantılı oluşu güzeldi.
-Yorulmuştu ama yorulmanın durmak için bir gerekçe oluşturmadığı insanlardandı.
-Olmayan bir takımın taraftarı olmak kolay olmasa gerek.