E-Dergi

Kitap beş öyküden oluşmaktadır. Ay Işığı Sokağı, Leporella, Nişan, Leman Gölü Kıyısında Olay, Avare. Beş farklı hikayede, kişilerin düştüğü zorluklar karşısında yaşadığı psikolojik durumlarını anlatıyor. "Nişan" hikayesine bayıldım. Bence en güzeliydi. Stefan Zweig'in hikayelerinin en sevdiğim tarafı o psikolojiyi, ortamı ve ruh halini sonuna kadar yaşıyorsunuz.

Tarih M.Ö.15 Aralık 528'i gösterdiğinde, Bir tarafta başlarında Türklerin ilk kadın hükümdarı olan Tomris Han 9000 kişilik kadın savaşçı olmak üzere 13000 kişilik Saka Türk Ordusu ve diğer tarafta Pers İmparatoru Kiros'un 100000 kişilik en acımasız, en vahşi, en kalabalık Pers ordusu Asya'nın bozkırlarında savaş için karşı karşıya gelirler. Bu varlık-yokluk savaşı dünyanın kaderini belirleyecektir. Kitap hakkında özet yapmak istemiyorum. Sadece okuyun ve tarihe tanıklık edin. Yazarın eline sağlık. Muhteşem bir roman.

Ares (Savaş), Reseph (Salgın), Thanatos (Ölüm) ve grubun tek bayanı Limos (Kıtlık). Kıyamet gününde ortaya çıkacaklarına inanılan dört atlı aynı zaman kardeştirler. Her atlınının kendisine ait bir mührü var. Dünyanın yok olmasına ve mahşer gününün gelmesine engel olmak için bu mühürleri korumaları gerekmektedir.

Kut'u diriltmek için genç yaşında sevdiklerini arkasında bırakan, Kürşad'ın sağ kolu, Kürşad baskınından sağ çıkan tek kişi, Türkleri Müslümanlaştıran, Kağanların arkasındaki kutlu güç, İkinci Göktürk ve Uygur Devlet'ini kurduran, Türklerin bilgesi, Talaş Savaşını planlayan, O Türk Kantubay ve Aşite. 622 yılında başlayıp 836 yılına kadar süren romanda, savaşlara, devletlerin kurulup yıkılmasına, Kağanların esir düşüp öldürülmesine tanık olacaksınız. Öz Türkçe konuşmalarında olduğu muhteşem eserin devamı olan ikinci kitabı yakında çıkacakmış. Yazarın kalemine ve emeğine sağlık.

Üçüncü dünya savaşında meydana gelebilecek bir atom savaşı sırasında, güvenli bir bölgeye götürülen altı ile on iki yaşındaki İngiliz çocuklarını taşıyan uçak saldırıya uğrar ve bir mercan adasına düşer. Ralph, on iki yaşında, zeki, iyi huylu, yakışıklı ve babası Deniz Kuvvetlerinde binbaşıdır. Domuzcuk, ismi belli değildir, üstün zekalı, yoksul bir aileden gelir ve nefes darlığı sorunu vardır. Jack, katolik bir kilisede şarkı söyleyen çocukların başı, hor gören, baskıcı ve zorba bir kişiliktir. Adaya düşen çocukların bir araya getirilmesi için, Domuzcuk'un önerisiyle Ralph, sudan çıkardıkları şeytanminaresini (deniz kabuğu) boru gibi öttürür. Bu çıkan sesle toplanan çocuklar oy birliğiyle Ralph'i şef seçerler. Jack kendisinin şef olması gerektiğini düşünür ve Ralph'in şef olması hoşuna gitmez. Ralph'in şef seçilmesiyle olaylar başlayacaktır. Sineklerin Tanrısı adını nerden aldığını merak ediyorsanız, bir alegori yani simgesel anlamları olan bu öyküyü mutlaka okumanızı tavsiye ederim.