Toplam yorum: 3.078.622
Bu ayki yorum: 5.500

E-Dergi

Ali Riza Malkoç

Ali Rıza Malkoç 1965 yılında Samsun’da doğdu. Türküler Bizi Söyler 1 (2004), Türküler Bizi Söyler 2 (2005), Duygular Dillensin Diye (2006) adlı hece şiir kitabını yayınladı. Yaşam Merdiveni adlı Toplum ve Düşünce serisinden ilk kitabı Temmuz 2018 tarihinde, Yaşam Donanımları adlı Toplum ve düşünce serisinden ikinci kitabı Ağustos 2018 tarihinde, En Güzele Yürümek adlı Toplum ve Düşünce serisinden üçüncü kitabı Şubat 2019 tarihinde Hukuk Aşkı adlı dördüncü kitabı Haziran 2019 tarihinde, Güzergâh Arayışı adlı beşinci kitabı Şubat 2020 tarihinde yayınlandı. Kitap İnceleme Yazıları adlı altıncı kitabı Mart 2020 tarihinde, Nostalji Harmanı adlı yedinci kitabı, Nisan 2020 tarihinde yayınlandı. Organize Toplum adlı sekizinci kitabı, Mayıs 2020 tarihinde yayınlandı. Anadolu Ortak Aşk Medeniyeti adlı kitabı, Eylül 2020 tarihinde yayınlandı.

Ali Rıza MALKOÇ Tarafından Yapılan Yorumlar

20.10.2017

Jiddu Krishnamurti'nin anlatımını biraz da Osho'ya benzettim. Nietzsche ile de paralellik gösteren yaklaşımları var.

Kitaplarının çoğunluğu Omega Yayınlarından çıkmış olduğunu görüyoruz.

Ayrıca, ganj, ayna, yol, okyanus ve ötesi yayınları da tercüme edip yayınlamış kitaplarını.

Sorgulama, düşünce ve inançlarla yüzleşme, arayışlar, mantığın, zekânın, bilginin yerinde kullanımı gibi kavramlara açıklık getirilmiş kitapta.

Herşeyimizle, samimice aynaya bakmadan, 

İrade, eylem, inanç ve zekânın yüzdeyüz hür olmasını sağlamadan, yapıştığımız şeyler bizi huzur ve barışa götürmex diyor yazar özetle

18.10.2017

      Sabah, korkulu bir rüyadan sonra uyanan Gregor Samsa , dev bir böceğe dönüşmüş halde bulur kendisini. Acayip bir toplumsal, felsefi kurgu. Kim bilir beynindeki ne tür bir gözlemin yansımasıydı bu.

Tersine bir evrim teorisi gibi adeta. Kafka'nın, bu kadar yalın ve akıcı bir kurguyla, arka planda ne anlatmak istediği konusunda çok düşündüm. Merhum dil uzmanı, edebiyatçı yazar Emin Özdemir özetle der ki;

" yazarın yazamadığını, yazmadığını, ne anlatmak istediğini ortaya çıkarmaktır marifet"

Yani, leb demeden, leblebiyi anlayabilmek.

Bir gecede kocaman bir böceğe dönüşen insan kurgusu ile bu felsefi romanla ne anlatılmak isteniyor?

Yazarın düşünsel havuzundan damlattığı bu anlatımları yorumlamakta elbette zorlanacağız.

Olumsuz pencereden bakacak olursak;

davranışları ile ve ruhen böcekleşen, sadece başı insana benzeyen bir figür canlanıyor gözümde.
17.10.2017

Tarihi olayları, roman diliyle anlatan, bu kadar güzel bir eser okumamıştım.

Yky 85. Baskısını yapmış.

Ortadoğu'da, Selçuklu döneminde, dini  inanç değerleriyle hareket edip, baskı, zulüm, kan, korku düzeni yaratanları hikayeleştirmiş.

İnsanın canının, iradesinin, beyninin, kalbinin, tüm yaşam tercihlerinin, isteği dışında nasıl şekilden şekile sokularak, istismar edildiğini gözlemleyebileceksiniz.

Hasan Sabbah, Nizamülmülk arasındaki çekişmeler. Ömer Hayyam kısa yaşam öyküsü.

Hasan Sabbah zulmünün, yine başka bir zulüm moğol istilası ile sona ermesi.

Giriş kısmı ve 4.bölüm akıcı gelmeyebilir.

Bugünümüze de ışık tutan vurgular, roman tadında sizi bekliyor.

15.10.2017

Hayatımın en verimli 20 yılının geçtiği Bursa'nın, 100 yıl öncesinde, bisikletle yapılan bir seyahati anlatan bu kitabı, temmuz 2008 de okumuştum.

O zamanlarda yaşayan insanların, kültürleri, yaşam şekilleri, beklentileri, zevkleri beslenme şekilleri ve misafirperverliğini, nostaljik bir atmosferde anlatan bu kitabı okuduğunuzda, farklı bir haz alacak, tarihin kokusunu hissedeceksiniz.

128 sayfalık kitabı 2 günde rahatlıkla okuyabilirsiniz.

Kitap dünyamıza bu güzel kitabı kazandıran sentez kitaba teşekkürler
13.10.2017

Savaş, et yiyiciler ve avcılık gibi cana kasteden üç farklı konuda insanlığın yaptığı yanlışları çok güzel yorumlamış eser. İnsanı insan yapan ana duygu merhameti merkeze alarak medeni yaşama nasıl dönmemiz gerektiğini öğretiyor.
1 günde okunabilecek bir kitap