E-Dergi

Daha önceden Mehmet Bey' in hiçbir kitabını okumadım,bu ilkti.ve birden gözüme ilişti. Çok dikkat çekici bir kapağı yok ama çok dikkat çekici bir ismi var kitabın. İlk aldığım andan itibaren güzel sözlerin altını çize çize, defalarca okuya okuya içime sindirdim bu kitabı. Kitabın son halini Mehmet Bey görse isyan edebilir. :) çok net cümlelerle ifade etmiş aşkı. Ayrılık kısmı beni biraz yordu ama aşkın mutluluğunu nasıl yaşadığını anlatan cümlelerin hepsi şuan beni anlatıyor. kitabı okurken "evet bende böyle düşünüyorum,aa bu benim sözüm.."dediğim çok kelime ve cümle oldu.Bu da beni çok keyiflendirdi.

Ben bir kitap almaya karar verdigimde kapagından sonra baktıgım tek yer arka kapagındakı ozet bolumudur.Herkesın okudugundan degıl benım okuyabılecegım kıtapları almaya ozen gosterırım. Bu kıtabı ılk gordugumde ılk elıme alısımın sebebı kıtabın ısmıydı. Sonra arka kapagındakı konu ılgımı cektı. Ve bugun bıtırdım kıtabı.Konu oncelerı cok karısık olsada sonra toparlanıyor.Gercı hareket heyecan macera fazla yok. Ve kotu olan sonucta yok.Sankı bu kıtabın ıkıncı bolumu cıkacak gıbı yarım kalmıs gıbı hıssettım. Hanı bır fılm seyredersınız ya mutlaka sonunda kotu olan kaybeder ama gerı donecekmıs gıbı bır hıs uyandırarak fılmı bıtırırler kı begenılırse acık kapı kalsın. Sankı yazar bunu dusunerek bazı soru ısaretlerını kafamızda bırakmak ıstemıs.Aslına bakarsanız hala ben sonunu merak eder oldum.Cunku ne mutlu bır son var nede huzunlu bır son. Sadece son var ama devamı gelecek gıbı bır son.

Ben Zeynep bu kule kitapini türkce dersinde okuduk ben bu kitabi hic begenmedim cünki cok asyaliyici seyler var mesela sayfa 17 son paragraph"O kapalilik ve örtünmenin icinde ne duyumsadidigini anlamak istedi. Insan onurunu, insan haklarini hice sayan bir sapiklikligin ürünü degil mi bu?" dAHA cok seyler var bir örnek daha veriyorum Sayfa 18 de".....Peki ,öylese cagdisilik bir yana ,hangi kadin kendini isteyerek HORTLAK gibi Örtününüp cirkinlestirirdi.Bunlar daha hic birsey degil daha okadar cok asyaliyici ve utanilacak seyler var ki bu insanin böyle seyler aklina gelmesi bile müslümanliga yakismiyor. ayip cok yazik....s v se

bir çok kişilik gelişim kitabı okumuştum. hepsi insanlara iyiyi bulmayı ögretiyordu. ama unuttugumuz birşeyi kimse görmüyordu... ben insa olmak kitabında kendimi buldum. yani bir dostun verecegi bütün nasihatleri bula bildim. engin geçtanın tarzı ilk yabancı gelmişti.sanki bir mesafe vardı yazarın yazılarıyla insanlar arasın da. bir düddet sonra bu mesafe seviyeli bir dostluga dönüşüyor. bizler kaliteli yazıların yabancılar tarafında yazıldıgını tahmin ederiz,ama bu kitabı okuduktan sonra anladım ki bizim içimizde de usta düşünürler yer alıyor.kısacası kitapta kendimi buldum. ama engin geçtanın fotografını bulmam aylar sürdü,çok merak etmiştim bu yazıları yazan bir insanın nasıl bir yapıya sahip oldugunu. hiç şaşırmadım resmini görünce ;çünkü o içtenlik yüzündede belli oluyordu. diger kitaplarıda çok hoş,insan olmak tek boyutta eşsiz bir eser kendini bulmak açısında..teşekkürleri bir borç biliyorum yazara...

irlanda dan fiziği ve güzelliğiyle ırkını yansıtan, ama geçmişi ve kişiliği ile milletine ters düşen bi kızın hayatı öyle biriyle bağdaşıyo ki sizi filmin sonunu gördüğünüzde çok tuhaf iklimlere sokuyor; sımsıcak yazın kirleticiliğinin, buz gibi kışın yalnız sabahlarında aranması gibi... var olma çabasının 'yok etme' şartıyla geçerli olması.. (anlatırken film dememin nedeni, yok galiba. yanlışlıkla öyle yazdım ve silmedim)