E-Dergi

Mustafa Kutlu'nun denemelerini kitapta topladığı harika bir kitap. Her yazıda ınsana kendini, hayatını düşündürüyor ama güzel tarafı da sert, üzerek değil çok tatlı sohbet havasında yapıyor.

Kitapta üç hikâye var, üç hikâyede birbirinden önemli, üçünde de başka başka hayatlar, yaralar var ama en etkilendiğim ikinci hikâye olan 'Hacca Gidebilmek oldu. Hacca gitmenin sevgisini ne güzel anlatmış. okurken çok etkilendim ve ağladığım bölümler bile oldu. Orada başına gelen aksilikler, arabasının bozulması vesaire biraz bir şeyler yoluna girince 'şükür namazı kılalım' demesi ne kadar ince detay. Hepimiz istiyoruz, dua ediyoruz ama şükrümüzü, olması gerektiği gibi yapmıyoruz. Peygamber'imizin kabrini ziyaret ettiği bölümü okurken çok değişik bir yerdeydim sanki. Bir gün inşallah bende oralara giderim İyi ki Mustafa Kutlu var hem hayatı hem de dünya derdine ne kadar düştüğümüzü hatırlatıyor.

Uzun hikâye deyip susarsın. Yürüdüğün yollar çok uzundur gösteremezsin. Çünkü uzun hikâyeler umutla, güçle başlar.
Kitabı gibi filmide çok güzeldi.

Bir otobüs var ve o otobüsün bir köşesinde oturup o tatlı insanlar, şimdinin tersine o kadar güzel o kadar doğru anlaşmış insanları seyrediyorsunuz sanki....

Kısa ama derin. Az sözle çok şey söylemek bu olsa gerek...