E-Dergi

Çehov'un kısa oyunları, yazarın kıssadan hisseleri sanki. Usta yazarın kader anlayışının defalarca sahne almış hali... Yazarı dokuz kat daha anlayabilmek için bu dokuz oyun iyi bir fırsattı benim için. Tütünün Zararları ve Yıldönümü dramatik oyun türünde güzel birer örnekti.

Kayıp gülü aramak okuyucuyu zihinsel bir süreçten geçiriyor;kitap boyunca telaffuz edilen çok özel cümleler bizi kendi içimize kitleyen altın varaklı anahtarlar oluyor. Bir roman olması sebebiyle başka hayatlara açılmak değil kendi içimize kapanmak beklentisi güdülmeli...

Yazar, cinayetleri kurgularken cumlelerini de kurgulamayi ihmal etmememis. Bu Chattam'i, diger polisiye-gerilim yazarlarindan ayiran en onemli hususlardan biri. Bir cinayet dosyasi degil de edebi bir yapit; bir roman okudugunuzu anliyorsunuz!

Ayşe Şasa bizi kendi ruh maceramızı yaşamaya çağırıyor. Belki bizim ömrümüz keşf-i alem yapabilecek denli uzun değil ama böylesi açık yüreklilikle yazılmış kitaplar ömrümüze bir nevi ömür katıyor; yaşanmışlık katıyor ve uyandırıyor.
Bu kitap uyumak için değil uyanmak için okunmalı!

Kraliçenin Soytarısı'nı okurken Amy'i daha büyük bir çerçevede görmek istiyorsunuz ve serinin devamı olan 'Bakire'nin Aşığı' bu eksikliği tamamlıyor.Romanın bu yönü serinin üçüncü kitabını başarılı kılan en büyük unsur olmalı! Amy, romanda geçen tüm entrikalardan soyutlanmış, adeta romanı temize çıkaran bir sadakat timsali. Gregory'nin yüzyıllar öncesinde bile üstü tozlu kalmış bir acıyı, bize adeta avucunda vermesi büyük bir başarı. Amy'i ölümsüzleştirecek belki de Gregory'nin onu acı dolu bağlılığıyla ayan beyan ele alışı...