Orhan Pamuk'un okuduğum ilk romanı Masumiyet Müzesi,onu ve yapıtlarını anlayabilmek için ne kadar doğru bir seçim bu kitap bilmiyorum. Bende bıraktıklarını paylaşmak istiyorum...
Roman gerek cildi gerekse üzerindeki kapak resmi itibari ile kış gününde sıcacık bir aşk hikayesi düşüncesiyle tarafımdan satın alınmış olmasına rağmen beklentilerimi ne kadar karşıladı bilemiyorum.karakterlerin sayfalar ilerledikçe hastalıklı birbiçimde içinize işlediğine ve kitabı istemeden de olsa elinizden bırakamadığınıza tanık oluyorsunuz,okumak istememenize rağmen okumanızın iki nedeni var,ilki tasvir ve tekrarların inanılmaz derecede ağdalı olması ikincisi ise kitabın kahramanı Kemal'in yapmış olduğu saçmalıkların nasıl sonuçlanacağına dair meramınız,Bu arada tasvirler ve betimlemelerin ağdalı olması ile birlikte Türkiyenin bir dönemindeki insan ve toplumsal yaşam kesitlerine değinmeside önemli bir artı....
Sanırım kitaptan alacağınız haz biraz da beklentilerinizle ilgili ama sıradan bir aşk hikayesi lütfen beklemeyin klasik Maeve Binchy kitapları ile uzaktan yakından bir ilgisi yok,son derece güzel kurgulanmış erotizm ile demlenen insan ruhunun, tutkuları karşısında nasıl küçülebilip kör ölür badem gözlü olur teması altında felsefi açıdan insanı ,toplumu,aşkın farklı yorumlanıp eşyaların duygusal dünyamızda anılarımızı cilalayan yönünü ve bakış açınıza göre daha pek çok farklı temayı cımbızlayıp zihninizde münazara edebileceğiniz yazarın romanı meydana getirirkenki düşünce yoğunluğunun tamamen size bulaşacağı ilginç bir roman...