Okur, kitapta kendisiyle ilgili bazı sorulara cevap bulurken bir yandan da çevresinde olan diğer kişi ve olaylara karşı bakış açısında bazı değişikliklerin olacağını gizliden gizliye hissedecek. Çünkü kendini anlamaya başlayan okur, çevresine karşı da daha anlayışlı bir duruma gelecektir. Ne var ki kendini anlamak demek, sorunu çözmek demek değildir. Kitapta bu soruna karşı, yani nevrozlara karşı, gerek kendi yaşantısından gerekse kendi hastalarının yaşantısından çok güzel örneklerle, bu soruna karşı kişiye dürüst ve yalın bir şekilde neler yapılabileceği hakkında bazı noktalara değiniyor. Ancak, elbetteki kişi, yalnız kendisi bunu isterse yeterince doyum sağlayacaktır.
Dilerim ki, herkes bu kitabı okuma şansını kendisinde bulsun ve bu şansı kendisine tanısın.