Kehribar Geçidi Hakkındaki Yorumlar

Tek kelimeyle muhteşem... Yazarın diğer kitapları gibi...

Çok merakla yayınlanmasını beklemiştim.kitabın edebi değerine diyecek sözüm yok,fakat bir türlü akmadı,çok çok sıkıcı.şu ana kadar en uzun sürede okuduğum kitap.(3 ay).yaklaşık 400 sayfa kadar okuduktan sonra biraz akmaya başlıyor.bir de hangi din olursa olsun, bu konulardaki eleştirel kitaplardan hoşlanmıyorum,tarihsel gerçeklerden bahsediyor olabilir,Bana göre doğru da olabilir,ama bizim dinimiz hakkında biri yazsa ağır eleştiriler alırdı.Sabrınız varsa,yazarı da seviyorsanız,okuyun,ama bir nar ağacı değil,ondan aldığım keyfi,alamadım,bunaldım.

Yedi uyurların birbirinden bağımsız birleşmeleri ve güzel bağlantılarla birleşme. Okunacaklar arasına girmeli

Antik Yunan dönemini anlatmaya çalışırken tamamen kopuk gereksiz uzatılmış sonu bağlanmayan asla tavsiye etmeyeceğim bir kitap

Kitap ilk kısımlarda insanı zorlasa da 7 uyurların uyandıkları kısımdan itibaren bir çırpıda bitiyor...tavsiye olunur....

Bir Nar Ağacı değil ama okunması gerekir.

Gerçekten okuması biraz uzun sürdü. yazarın diğer kitaplarına göre da sıkıcı ama okudum

Nar Ağacı ve Cam Irmağı Taş Gemi'den sonra beklentilerimi yeterince karşılamadı. Yine de sonuna dek okudum.

Nasıl beklemiştim yeni kitabını, canım Nazan.. Evet güzel başladı lakin sonunu daha özgün bağlanmasını isterdim yani tarihten bağımsız,, yine de ben mutluydum tekrar satırlarında bulusmaktan

Kitabın ilk bölümleri gerçekten zor okunuyor. Ama bütün olarak değerlendirildiğinde çok beğendim.Hele de 7 uyurların uyandıktan sonraki kısmı çok güzeldi.Ellerinize sağlık Nazan Hocam.

Bana kitabın yaklaşık ilk 380 sayfasını okumak çok zorlayıcı geldi.
Yedi uyurlardaki kişilerin tanıtıldığı bu bölüm uzun betimlemeler ile gereksiz uzatılmış. Kitabı yarıda bırakmamak için çaba gerektiriyor.
Daha sonra yedi uyurların 309 sene uyuduktan sonraki kısımda daha rahat okunabiliyor.

okumanızı tavsiye ederim çok güzel

İnsanın roman dünyasını genişletecek kitaplardan

Sıkıcı diyenler birkac ay sonra tekrar ellerine alsınlar kitabı, yazık ederler yoksa kitaba da kendilerine de...

Ortası olmayan bir kitap ya sıkılırsınız ya da çok seversiniz. Hayranlarına tavsiyemdir

yedi uyurların hikayesini ne güzel anlatmış yazar. puta tapan Roma da bir şekilde yoları keşisen yedi mümin ve bir köpeğin merak uyandırıcı hayranlık verici macerası.çok güzeldi.

Nazan bekiroğlu kaleminden ashab-ı kehf. çok güzel bir roman tavsiye ederim.

Roma döneminde yaşamış kralın zulmünden kaçan 7 genç ve bir köpeğin( Kur 'an da da bahsedilen Ashab-ı Kehf ve köpekleri kıtmıyr) hayatını romanlaştırılmış güzel bir kitap.

Yazarın birçok kitabını okudum. En güzeli hatta harikası. Roma döneminde geçiyor. Yüzyıllar içerisinde devletlerin, dinlerin değişimini ancak insanın değişmediğini mükemmel kurgusuyla ortaya koymuş.

Çok acayip sıkıcı kitap

Tamamen pişmanlık oldu benim için. artık yarıda bırakmak zorunda kaldım. O kadar çok sıkıldım ki okurken. Boş yere zaman kaybı oldu.

harika bir roman. hacimli ve çarpıcı

Sonunda beklenen kitap

Ah be Nazan hocam... Bu ne güzel anlatım, ne kadar kaliteli bir bakış açısı. Nar Ağacı kitabı favorimdi ancak bu kitapla kendi kalitesinin üzerine çıkmış yazar. Yıllar değişir, dinler değişir, devletler değişir ama insanoğlu değişmez... Mükemmel

uzun zamandır beklediğim bir kitaptı

Yorumlara bakınca yalnız olmadığımı görüp mutlu oldum, kitabın içine girmekte çok zorlandım. Cümleleri tekrar tekrar okudum, algılayabilmek için. Ama karakter ve olay örgüsü yerine oturunca, büyük keyif aldım. Ciddi bir gayret ürünü, ustalık eseri, büyük kalem, üstad Nazan Bekiroğlu

Bu kitabı Nazan Bekiroğlunun diğer kitaplarından biraz farklı. Farkı şu ki ;diğer kitaplarında olay ve kahramanlar okuyucuyu direk kitabın içine alırken Kehribar Geçidinde olayda geçen karakterlerin uzun ve ayrıntılı tasvirleri hemen hemen kitabın yarısına kadar anlamada zorlanmaya ve kitabın akıcılığına engel olmuş...
Kitap yarıdan sonra akmaya ve zevkli hale gelmeye başladı diyebilirim...
Ama her şeye rağmen Nazan Bekiroğlu'nun eserlerini okumak bir ayrıcalıktır...
Yazarın emeğine ve yüreğine sağlık diyorum.

Nazan Bekiroğlu nun kitaplarını çok beğeniyorum. Kitabın girişinde biraz zorlandım ağır betimelemeler içeriyor

Emeğine saglık Nazan Bekiroğlu. Muhteşem bir kitap olmuş. İnsanoğlu var olukça , zalim, mazlum ve sessiz seyirciler hep olacak.Çok dokunaklıydı her bir karakterin hikayesi.

Roma sokaklarında tarihin tozlu sayfalarında bedava dolaşmak istiyorsanız, bu kitabı okumalısınız. Yazara hayran kaldım. 8 sene emek verilerek yazılan bu güzel ve anlamlı kitabın uzun süre etkisinden çıkamayacağım gibi. Yıllar geçse de güçlü olan güçsüzü her daim eziyor. Yüreğim burkularak ve sürekli hayatı sorgulayarak okudum. Karakterlerle bütünleştim. Bu kitaba şans verin.

İlk önceleri konuyu anlamakta zorlanmadım değil. Ancak bölümler ilerledikçe insanı içine çeken bir anlatım var. Eh Nazan Bekiroğlu'nun kaleminden çıktığından olsa gerek. Bayıldım.

Nazan bekiroğlunun tün kitapları gibi bunu da çok beğenerek okudum. Şiirsel cümleleriyle yine farkı ortada kitabın

çok merak ediyorum, yazarın kalemini çok severim

Kitap hikayeden çok olaydaki karakterlerin uzun ve ayrıntılı tasvirlerinden oluşmakta ve bu da kitabın akıp gitmesini engelliyor

Bir kitabın bitmesini ne kadar istemezseniz o kadar bitmesini istemedim. Kitabın kapağını her kapadığımda Roma sokakları içinde seyahat ediyordum.. sanki karakterlerin yanı başında bende bu hikayedeydim de ismim yazılmamıştı. Verdiği mesaj çok güzeldi; Her duygu zamanla haddi aşınca zıddına döner, bazen uğruna can verdiğiniz davanız da aşkınız da.. Muhteşem bir kitap, kesinlikle okunmalı.

Uzun zamandır Nazan Bekiroğlu'nun yeni bir kitap yazmasını bekliyordum. satışa sunulunca hemen aldım. heyecanla okuyacağım.

Yazarın ilk okuduğum kitabı. yazarın kalemini çok beğendim. Karakterleri çok güzel bir şekilde oturturmuş.

1) Kitabı henüz bitirdim. İçimdeki coşkuyu ve kitabın üzerimde bıraktığı sarsıcı etkiyi ancak kitap hakkında bir iki cümle yazarak hafifletebileceğimi düşündüm.. Yazara olan hayranlığım ikiye katlandı. Tarihî hadiseleri kurgunun içerisine o kadar güzel işlemiş ki okuyucu hem tarihe tanıklık ediyor hem de gerçeklik zemininde kurgulanmış hikayenin içerisinde kayboluyor, karakterlerle birlikte tarihî mekanlara, geçmişe ve geleceğe yelken açıyor.

Dönem, karakterler, olay hepsi ince ince işlenmiş , resmedilmiş biz okurlar için. 7 karakterin de ruh halini, sıkıntısını ve birbirlerini bulduğundaki ferahlığı o kadar yakında hissettim ki, kitap bittikten sonra bile hep benimleydiler. İyi ki yazar bu kadar uzun zaman araştırmış ve böyle güzel, sarsıcı bir eser ortaya koymuş. Hep aynı şeyleri duymaktan bıkmış olan günümüz insanına binyılların değişmeyen hakikat çağrısını hatırlatmış, iyi ki...

Yazarı biliyorum,ilk okuduğum kitabı La sonra Nar Ağacı'na güvenerek aldım.Ama hayal kırıklığına uğradım,yarım bıraktım,gitmedi.Bu kadar karışık,gereksiz tasvirler çok yorucu.İleride belki şansımı bir daha denerim.Üzgünüm ama o paraya bu beklenti olmadı...

Kiitaplarini okudugum bir yazar degildi. ilk defa bir kitabini okudum. bu gune hic bir kitabini okumamamin nenkadar isabetli oldugunu anladim. Bir hikaye.yok akicilik yok. tamamen tasvirlerle dolu bir kitap. Yarim birakmamak icin,belki ortalarda sarar akici olir diye beklesim zorla okudum ama bosa zaman kaybettim

bekledigim akıcılığı yakalayamadım maalesef, yarışına geldim ama sırf yarıda bırakmamak için okuyorum.

Çıkar çıkmaz aldım ve okudum. Muhteşem bir kurgusu ile sizi yüzyıllar öncesine götürüyor. Okunmalı.

Nazan Hocanın dili ve kurgusunun güzelliği. Nar Ağacı ile karelerden zamana yolculuğu dersini almışken Kehribar Geçidi'nde zamanda zaman yolculuğu dersini almış oldum. Nar Ağacı kadar akıcı, sürükleyici değil. Yoğun bir giriş okuyucunun konuya girişini adapte olmasını zorlaştırıyor gibi ya da en azından benim için öyle oluyor. Her ne kadar yoğun olsa da kitap sizi bir şekilde kendisine çekiyor. Okurken dönemin şartlarıyla birlikte o ortamları, yaşamları içten içe merak sardı üzerimi. Tarih kolay değil; içinde bulunmadan, koşullar ve imkan altında soluk almadan dışarıdan yorumlamak her zaman daha kolaydır. Tarihi yolculuklara hakkını vererek çıkabilmek temennisiyle. Okunulması tavsiye olunur.

Herkes kendi ateşinin karşısında ya ısınır ya tutuşur.. diyor satır aralarında. Değil mi ki denizin hikayesi vardır, çöller ise masal anlatır.. çok keyifle okuduğum ve sonrasında araştırma isteği duyduğum bir eser oldu.

Nar ağacını okumuştum çok severek okuyorum. Yazar çok güzel hissettiriyor ontüm duyguları

o kadar yoğun bı anlatıma gerek var mıydı, bu kadar karışık ve ağdalı anlatıma gerek var mıydı.. dedim ama okudum. güzel fakat yorucu bir eser olmuş. Nazan hanımın diğer eserleri daha güzel ve akiciydi. özellikle ilk 300 sayfa çok yordu.

Öyle bir zaman diliminde okudum ki hala etkisindeyim.Kendimce zamanlar arası yolculuklar yapıyorum.Kah 1713 akşamında uykuya dalıyorum,uyanıyorum ki 2022 sabahındayım.Param o kadar değer kaybetmiş ki(!!!) geçmiyor pazarda markette.İnsanlar her gün gelen orantısız zamlardan bunalmış,kadın cinayetleri almış başını gitmiş vs.Bu zaman benim zamanım değil deyip 2022 akşamında uyuyup,2331 sabahına uyanayım diyorum.Ohooo insanoğlu işte,yaşanacak bir dünya bırakmamış çoktan.Ne varsa satmış.Eeee Ayasofyayı,Sultanahmeti 2022 de metaverseden satışa çıkaran insanoğlunun dünyası sonuçta.Anladım ki bitmeyecek insanın insana zulmü...

Klasik olma yolunda güzel bir kitap.

Nazan Bekiroğlu yine kalemini ustalıkla konuşturmuş. Kitap, kalınlığıyla ters orantılı şekilde hızlı okunuyor.