Kayıp Gül (Karton Kapak) Hakkındaki Yorumlar

Lale Devrini anlatan, polisiye yönüyle merak uyandıran akıcı kitabı okurken İskender Pala'nın engin divan kültürü ve akıcı üslubu sayeside mükemmel inceliklere vakıf olacaksınız.
Çok sürükleyici, bir solukta okunan bir kitap fakat sonu bütünün çekiciliğine uygun olmamış.

Kitap okumak benim için bir zevktir.Ama itiraf etmeliyim ki bu kitabı okurken çok sıkıldım.Bu kadar eleştirmen ve yazar beğendiğine göre sorun herhalde bende.

Okunmaya Değer sayılı örneklerden biri olduğunu düşünüyorum

Harika bir roman Serdar Özkanı tebrik ediyorum

ÇOK MÜKEMMEL BİR ROMAN.

Basit bir konuyu çok sade bir dille anca bu kadar güzel derine dokunarak anlatabilirdi..

kayıp gül kitabı çok güzel kurrgulanmış serdar özkanın en iyi kitaplarındanda birisi

Gercekten cok guzel bir kitap. Akıcılığı harika. Kayıp Gül . Gercekten icinde kaybolacaginiz bir kitap. Herkese tavsiye ederim. Zaman ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederim..

Serdar Özkan'dan müthiş bir roman.

Serdar ÖZKAN ellerine yüreğine sağlık Tek Kelime MUHTEŞEM...Herkesin Kütüphanesinde olmalı

insanın kendi dünyasına yolculuğu ve kendini bulması, konusuyla ilgi çekici bir kitap. Ve yaşanan ortam güller, diyaloglar hepsi okunmaya değer. gerçekten 40'tan fazla ülkede okunması değerinin bilindiğini gösterir.

açıkçası çok büyük bir hevesle aldım ama aradığımı bulamadım. kötü bir kitap değil ancak abartılan kadar da güzel olduğunu düşünmüyorum. okuması kolay su gibi bitiyor. mutlaka okunması gereken bir kitap değil ama basitliği ve akıcılığı sebebiyle okunulabilir bir kitap.

Kitap abarttıkları kadar mükemmel değil,kişisel gelişim kategorisinde değerlendirilebilir.

bir solukta okuduğum etkileyici belki biraz basit ama sürükleyici bir kitap

Kayıp Gül'ü tanıtım ve reklamından dolayı büyük bir beklentiyle okumaya başladım. Ancak felsefi derinliği olan bazı cümleler dışında kitabın bu kadar abartılmasını anlayamadım. Kötü bir kitap değil ancak ben aldığı yorumlar ve hakkında yapılan reklam ölçüsünde de başarılı bulmadım. Hele hele kitabın doğu ile batı arasında bir köprü olduğu yorumuna hiç katılmıyorum.

Kayıp Gül; kitabın kapağında 50 ülkede 43 dilde yayınlanmış diye yazılmıştı, çok merak ederek aldım. Kitaba başlarken beklentim çok yüksekti. Okudukça beklentilerimi karşılamayacağını bazı yerlerde yazarın kelime oyunu yaparak kitaba biraz gizemlilik katmaya çalıştığını ama çokta başarılı olamadığını düşünmüş ve beğenmediğime kanaat getirmiştim ki... 42. bölümde beklediğimin tam tersi şeyler karşıma çıktı o zaman bu kitap okunması gereken bir kitapmış diye düşündüm. Kendi benliğimizi bulma... Belkide bizimde içimizde bulmamız gereken bir ikizimiz vardır kim bilir! İyi okumalar.

Etkileyici, çok akıcı bir kitap ve muhteşem bir kurgusu var. mutlaka okuyun.

değişik bir kitap. ancak bu kadar reklam yapılacak kadar güzel olduğunu düşünmüyorum.

kendini arayıp da bulamayanların okuması gereken bir kitap. Ben etkilendim gerçekten, umarım okuyan herkeste aynı etkiyi yaratır..

açıkçası herkesin zevkleri farklı olabilir ancak bir türk yazarın bunca ülkede okunması ve bunca ülkede farklı dillere çevrilmesi çok gurur verici bi duygu sizcede öyle değil mi ??

Popülaritesinden korkarak almaya çekindiğim fakat okuduğumda beklentimin üzerine çıkan eser. Dili çok dinlendirici, elinizden düşüremeyeceğiniz bir kitap.

sadece şunu diyorum bizim edebiyatımızda 42 dile cevrilçek birsürü kitap var... bence sırada bu kitapta hiç değil...

Büyüleyici bir hikaye.Sonunu farkli hayal ederken bambaska birseyle karsilasiyorsunuz :)

kendini arayan kayıp güllere yazılmışş... güllerden yola çıkılan benlik bulma... güzel etkiliyeci.. alıp okuyun wakit kaybı sayılan kitaplardan değil..

okuma bittiğinde eee devamı yok mu bu kadar mı dedirten bir kitap.. İnsanın içindeki ikilemler, çevre ve ruh ikilemi en başta olmak üzere iyi değerlendirilmiş ancak daha etkili ve sırlı bir anlatım olabilirdi diye düşünmeden de edemiyorum..

KAYIP GÜL GERÇEKTEN SÜRÜKLEYİCİ BİR KİTAP HERKESE TAVSİYE EDERİM.

Çok iyi bir kitap. Herkesin alıp okuması gereken ve okuduktan sonra 'biri'ne hediye etme düşüncesi taşıyacağı şahane bir eser.

Gözlerimdeki yaşlar anlatırmı mısralara dökülünce içimdeki acıyı ,ses verir mi kalp atışlarım okudukça kayıp gülü ...konuşsam güllerle bulabilir miyim içimde kaybolmuş beni ..... anne sevgisini kaybettikten sonra mı hatırlarım acaba yoksa şimdi mi bu kitap beni anneme sevdiklerime daha mı bağladı?gözyaşlarım içimdeydi ikizimi bulunca çıktı ....sevgi derindeydi okudukça seslendi anneye anneme sevdiğime sevdiklerime ...öyle anlamlı öyle güzel bi kitap ki her insanın bi kez okuması gerek ....
Gülleri anlaması gerek ,konuşması konuştukça aşık olması gerek hayata ve sahip olduklarına sevgiye ve benliğine .... gül olmalı insan gülmeli ,sevmeli ,sevilmeli ,okumalı ve gülü çözmeliiii... başka ne denilebilir ki.... red_bird....

Kitap hakikaten çok abartılmış o kadarda ahım şahım bişey değil almasamda olurmuş

Çok satanlar listesine girmiş kitapları satın almak insanı biraz şartlıyor. Kitap bittikten sonra çok satma sebebi üzerine düşünüyorsunuz. Malum bir sürü sebep olabilir: Kitap gerçekten iyi olabilir, reklamı çok iyi olabilir, içinde aşk, seks, intikam, entrika gırla gidiyor olabilir falan filan... "Kayıp Gül" bana göre iyi kitap ile iyi reklam arasında gidip geliyor ve daha çok iyi reklama kayıyor sanki. Rahat okunan kişisel gelişim tadında hafif bir roman. Kitabın özeti olan iki cümle ise kitaptan : "SUYUN SENİ TAŞIYAMAYACAĞINI DÜŞÜNMEN AĞIR BİR YÜKTÜR. ŞİMDİ ONU BIRAK VE YÜRÜ" ve "DÜŞLER GERÇEKLEŞECEK OLANIN MAYASIDIR"

ben kitabı çok beğendim.başta sıkıldım biraz,ama sonuna yaklaştıkça güzelleşti ve çok güzel bi şekilde de bitti.her insanın bir ikizi vardır okursanız sizde öğrenirsiniz

Simyacı'yı taklit etmişler ama simyacı ile kıyaslanamaz bile.Neden o kadar reklam yapıldı da onca dile çevrildi bilemem,ama reklamlara aldanmayın derim.Öyle ahım şahım bir kitap değil.Çok basit yazılmış bir denemeden başka bişey değil gözümde.Okumayınca çok bişey kaybetmezsiniz.

42 dile çevirecek başka kitap bulamamışlar mı??? Mesaj verme kaygısıyla dolu saçma sapan bir hikaye.

okumaya yeni başladım keşke başlamasaydım şu final zamanında elimden bırakamıcam kitabı diye korkuyorum yaa şimdiden ne kadar güzel olduğunu tahin edebiliyorum :D umarım herkes bi gün boşa harcanan zaman diye arkadaş gibi düşünmez ve bu kitabı okur insanların hayatında çok şey değişecek inanıyorum buna...

kitabı hevesle aldım ama derslerden henüz okuma fırsatım olmadı. ama işyerinde konuşulan tek kitap şu an bu. herkes çok beğenmiş. anlatan anlatana...ilk işim bu kitabı okumak olacak

Güllerin sesini bir duvar dibine gömdük, fide verir diye ümit ediyoruz her gün bakmaksa da yüzüne. 'Kayıp Gül' kaybolan benliğimizi ve kendi kokumuzu unuttuğumuz duygusunu o kadar içselleştiriyor ki, kitabı elinizden bıraktığınızda bir ses geliyor kulağınıza. Ne kadar uzun zamandır kendinizi okumadığınızı farkediyorsunuz.

Tasavvuf inanışına göre nefsini köreltmiş bir insanın özelliklerinden biri de cansız varlıklarla konuşabilmesidir.Örneğin geçmişte Hz. Süleyman hayvanlarla konuşmuştur.Serdar Özkan bu inanışı güller dünyasından aktararak içimizdeki kötü insanı yenmemize katkı sağlamaktadır.

Kitap akıcı ve sürükleyici, okumaya başladıktan sonra içinizdeki merak hızla büyümeye başlıyor ama kitabın sonuna gelince hayal kırıklığına uğruyorsunuz. Zaten daha kitap bitmeden sonunu tahmin edebiliyorsunuz, ben "umarım tahmin ettiğim gibi değil de daha etkileyici biçimde biter." dedim ama olmadı :)

kitap başlarda sıradan bir konusu varmış hissine kapılmanıza yol açabilir...ama sonunda kendi içinize yolculuk yapmanıza ve kendinizi sorgulamanıza neden olan bir kitap...dilide oldukça yalın anlaşılır...sonu ise tam bir süpriz...ve hoş bir süpriz bekliyor okuyucuyu kitabın sonunda...

Artık düşünüyorum da , aslında hepimiz birer Dianayız ve içimizdeki Mary'nin farkına varmamız gerekiyor.
Günümüzde hangimiz hayallerinin peşinde her şeyin uğruna koşuyor ki..
Saymaya çalışsak bir elin parmaklarını geçiceğini düşünmüyorum.Bence acilenm üzerimizdeki Diana'yı unutup içimizdeki Mary'e ulaşmamız gerekiyor. Yani kayıp gülümüzü bulmalıyız bizde .

kitabın sırrının sonuna kadar çözülememesi onu bir an önce bitirmek için insanı motive ediyor. insanın içinde bir iyi kişilik bir de kötü kişilik olduğunu biz hangisini istersek o olabileceğimiz yalın akıcı bir dil ile ifade etmiş. Anne sevgisinin önemi bir daha anlaşılıyor.

Kitabın anlatımı çok yalındı. Bu yüzden kolaylıkla anlaşılan ve olayın akışı zihinde resmedilebilen bir romandı. Olayın gizeminin sonuna kadar çözülememesi de romanın güzelliğini daha da arttırıyor.

Kitabın ilk başında kahramanın kim olduğu konusunda bir kararsızlık yaşıyorsunuz. Ancak kitabın sonu gerçekten etkileyici. Kahramanın kitabın başında bir kardeşinin olduğunu sanıyorsunuz ama sonda o karakterlerin aynı kişi olduğunu anlıyorsunuz. Etkileyici bir anlatımı var...

bir türk yazarın bu kadar çok ülkede satış yapması ilgimi çekerek aldım kitabı. genç bir yazardan farklı bir tarz. dili akıcı ve insanı yormuyor 2-3 saatte bitirdim. çabucak okunuyor. psikoloji tarzı kitap sevenler mutlaka okusun. beni yormadı ve hoş bir tat bıraktı. sonu beklentimizin dışında bitiyor ve o noktada anlıyorsunuz güllerin dilini.... ama güllerle yapılan diyaloglar hakkaten çok güzel... sanki ordaymışsınız gibi kitabın içine giriyorsunuz anlatım dili bunu sağlıyor. kendi iç dünyanıza bakmanızı sağlayacak kişisel gelişim tarzı bir kitap.ben beğendim ve tavsiye ediyorum sıkılmadan okuyacaksınız....

Boşa verilen para, boşa harcanan zaman... Hiç beğenmedim. Yorum yapmayı bile gereksiz buluyorum.

Bir kitabın reklamı bu kadar mı güzel yapılır. Kemal Sunal'ın bir filminde kemal sunal reklamda oynar. Oynadığı reklamın ürünleri çok kullanışsız ve berbattı. Eski reklamları hatırlattı bana bu kitap. tabi ki bu benim düşüncem.

Heyecanlı bir kurgusu var. Kişinin başkalarının övgüsü ve pohpohlamasıyla değil de kendi yetilerinin, aslının ve öz benliğinin farkında olarak yükselebileceği/mutlu olabileceği vurgulanmak istenmiştir. Mary'nin gerçekten olmasını ve Diana ile karşılaşmaları daha heyecan verici olabilirdi ancak verilmek istenen mesajı nasıl verirdi? O da yazarın maharetine kalırdı. Diana'nın konuşmaları bir Amerikan değil de sanki Türkmüş imajı veriyor. Kitabın sonunda yazar, nasıl bitireceği konusunda bocalamış gibi.
Bahsedildiği kadar bir fevkaladelik bulamadım. (Belki ben fazla beklentiye kapıldım.) Yalnız şunu eleştirmeden edemeyeceğim: Kitaptaki onca boşluğa rağmen yazı stili ve puntosu gözü çok yoruyor. Her şeye rağmen genç yazarı tebrik ediyorum...

Benim biraz garibime gitti... Batı ile doğu kültürünü harmanlamaya çalışmış yazar... Elbette sizin hoşunuza gidebilir.. Okumakta fayda var..

çok hoş insanı sıkmayan akıcı bir dil.. okudukça okuyası geliyor insanın..

Kişisel gelişim kategorisinde kitaplara yeni başlayanlar için uygun bir kitap.Sade bir dille yazılmış,kimi zaman dugusal,kimi zaman felsefi düşüncelere yer verilmiş.Kitaptan çıkarılacak çok dersler var.Başkalarının övdüğü yoldan gitmek yerine,kendi mutlu olduğumuz yoldan gitmemizin önemine değinilmiş.Arkadaşlarımda kitabı beğeni ile okumuşlar.Tavsiye ederim.Hatta ikinci kitabınade başladım.