Piano Piano Bacaksız Hakkındaki Yorumlar

Filmini biliyordum ilkten. Yıllarca TRT'de izlemiştim. Çok güzel filmdi. Çok sıcaktı. Kitapta öyle, çok sıcak. Çünkü karakterler çok güzel insanlar.
Kitap anı-roman türünde. Anlatıcı olan Kemal Demirel'in çocukluğunu geçirdiği Kasımpaşa Fırın Sokak'ta gördükleri var. Çocuk gözüyle... Kitabın ilk yarısı sürekli değişen ama bazen de kendini tekrar eden anılardan oluşuyor. İkinci kısımda ise yazar Kemal Demirel'in çocukluğundaki iki önemli isim Kerim Dayı ve Senai Abi'ye yazdığı mektuplar var. Filmde sanki Kerim karakteri daha ön planda gibiydi. Kitapta ise Senai karakteri daha çok yer bulmuş.
Tunç Başaran'ın yönettiği filmi mutlaka izleyin, kitabı da okuyun derim.

Filmi çekilse de , alıp okunması gereken değerli bir kitap.

güzeldi.tavsiye ederim.

Doğrusu aynı isimdeki muhteşem filmden sonra, çok daha iyi bir kitap okuyacağımı düşünmüştüm. Sevinç ve hüzünler çok yoğun yansıtılmamış. Biraz hayal kırıklığı oldu; ama yine de okunabilecek bir kitap.

Yazar, eski istanbuldaki hayatın; ne kadar zorluk ve fakirilik içinde olsada mutlu ve huzurlu olduğunu anlatıyor, daha çok günlük gibi bir izlenim yarattı bende, çok huzur verici bir kitap... orta halli bir ailenin çocuğusanız sizin hayatınıza yakın örnekler göreceğiniz bir kitap...

Okuduğum en nadide en özel kitaplardan birisi. Mutlaka okunmalı. Çok samimi içten bir eser.

Hayatın tam göbeğinde yaşayan, bir olabilen, birleşen, paylaşan, seven insanların hikayesi... Geçmişe özlemle bakmak boşuna değil; bugünü bu kadar insanlardan kopuk, bu kadar içten pazarlıklı ve saydam yaşarken...

Çocukken öyle olaylar yaşarsınız, öyle insanlarla tanışırsınız ki; hayatta yarım yüzyıl geçse bile onları unutmanız mümkün olmaz. İşte bu kitap da, çocukluğunda hayatında yer eden iki insana 50 yaşında yazılan bir kaç mektubu barındırıyor sayfalarında. Eseri bileniniz çoktur. Okumaya değer...

Filmde oyuncuların müthiş performansı ile duygular çok iyi yansıtıldığından mıdır yoksa kitabı filmden sonra okumuş olmamdan mıdır bilmiyorum filme oranla bölümler arası daha az akıcı ve geçişler daha kopuk geldi bana. Ama tüm bunlara rağmen kitap; konusu ve çocuğun duyguları insanı içine alıyor.

Kitabı okuduktan sonra İstanbul' a başka bir gözle bakacaksınız. Daha derin, daha hüzünlü. Filme de uyarlanmış harika bir kitap.

İkinci Dünya Savaşı yıllarında İstanbul' da eski bir binada yaşayan hayalleri farklı ama yaşantıları ortak insanların, savaştan uzak olmasına rağmen sanki savaşın içindeymiş gibi yaşadıkları maddi ve manevi sıkıntıları küçük bir çocuğun penceresinden anlatılan müthiş bir eser. Eserin filme olan uyarlaması da mükemmel. İkinci Dünya Savaşı yıllarını yaşamış olan rahmetli babamın o yıllarda yaşadıkları sıkıntıları dinledikçe bu eseri yaşıyormuş gibi içinize sindiriyorsunuz...