İki Fecr Arasında Hakkındaki Yorumlar

İhvan1
12.11.2016
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Mehmet Alagaş'ın eleştirel ve marjinal üslubu ile yazılmış bir kitap. Düşüncelerine çok katılmamakla beraber geliştirici buldum.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
....EsiLa ... 24.01.2013
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
islami düşünce hakkında geliştirici bir kitap...
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Socrates
03.08.2016
Herhangi bir putun değeri, o puta yönelik sevgi ve güvenin varlığıyla anlam kazanan bir değerdir.
Herhangi bir puta karşı inanç ve güven oldukça zedelenmişse, insanların bu puta karşı sevgi ve bağlılıkları zayıflamişsa, itikadi güvenirliğini yitiren bu putta ısrar etmeye, defalarca restore edilen bu putu yeniden restore etmeye hiç gerek yoktur.
Çünkü eskimiş ve yıpranmış bir puttur bu.!
Burada önemli olan, şöyle veya böyle kırılmaya mahkum olan putun,hak adına değil,
başka bir bâtıl, başka bir put adına kırılmasıdir.!
Şayet bu gerçekleştirilse, hem hak adına yapılan çalışmaların meyvesi bâtıl adına devşirilmiş olacak, hem de eski puta karşı Halkta oluşan nefret,bu putu kıran yeni puta karşı muhabbette dönüşecektir.!
İşte böylesi şeytâni hesaplara, müslüman aydın denilen bazı kimselerin aldanmaması gerekirdi.

Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
KY-34538 19.08.2010
İki Fecr Arasında'da benim özellikle dikkatimi çeken ve değinmeden geçemeyeceğim birkaç yer var. Bunları nazarlarınıza sunuyorum inşaAllah.

— Bireysel Müslümanlığın Sorunları üst başlığı altındaki İlişki Sorunu alt başlığında geçen şu sözü ele alalım: “Meseleye bu İlahi gerçeklikte yaklaştıkları için, kendilerini büyütüp yetiştiren ancak İslam üzere ölmeyen babalarının dahi namazını kılamayan, babalarına rahmet okuyamayan ve babalarını bu buruk üzüntü ile defneden kardeşlerimiz bulunmaktadır.” Bu düşünce, bu yaklaşım eskiye nazaran şimdilerde çok az muhatab bulur. Eskiden kastımız, 15-20 evvel. Yani bu yılların içine, kitabın yazıldığı-yayınlandığı tarih de giriyor. Babalarının cenaze namazlarını dahi kılamayan Müslümanlar, insanlara nasıl bir tebliğde, nasıl bir öncülükte bulunacaklar? Cenaze ki, insanların en ciddi ve en hassas oldukları andır. Ve mevtanın bütün kötü hallerinin unutulduğu, tümden iyilik menbaı haline getirildiği zaman dilimidir. Dışarıdan bakanların bu gözle değerlendirdiği bir meseleden siz fersah fersah uzak olursanız, kazancınız ne olur acaba?

— İslami Gelişmenin Sorunları üst başlığındaki Tebliğ Sorunu başlıklı bölümde: “Genellikle Müslüman olduklarını iddia eden bu politikacıların, topluma yönelik dünyevi vaadleri ise dünya yaşantısını adeta cennete çevirecek vaadlerdi! Oysa değil bu toplum, canlarını dişlerine takarak uzun yıllar mücadele eden asr-ı saadet dönemi Müslümanlar dahi, vaad edilen böylesi refah ve rahatla karşılaşmamışlardı! Her şeye sahip ve her şeye kadir olan Rabbimizin bile insanlara böylesi dünyevi vaadleri yoktu! Dünya hayatı, imtihan, meşakkat ve mücadele hayatıydı.” deniliyor. Bu nokta, bu söz hakikaten çok önem arz ediyor. Meseleye bu pencereden bakmak ve insanların ne hale geldiklerini-ne hale getirildiklerini fark etmek zor değil. Saadet asrının nadide insanlarına bile sunulmayan dünyevi saltanatlar, -yazarın tabiriyle- rezalet asrının silik, neidüğü belirsiz insanlarına sunuluyor. Bu ne yaman çelişki ve bu ne yaman aldatmadır! Müjdeleyerek uyutma yerine, tehditle uyandırmak, denilmiş. Tehdidin dozajı nasıl ve ne kadar olacak? Tehdit ederken, marjinalleşme yaftası ya da insanları dinden soğutma sorunu peyda olma ihtimali var. Nasıl bir dozaj, nasıl bir dil ve nasıl bir tavır? Elbette ki Nebevi Metoda göre denilecek belki; peki o vakit, günümüzde nasıl olacak bu?

— Son olarak, mikro-makro ve tavan-taban tanımlarının bolca kullanıldığı bölümler, özürle itiraf edeyim ki, bıkkınlık getirdi. O bölümleri okurken neredeyse fenalaşıyordum. Zira çok kullanılmış ve ifadeyi kolaylaştıracak başka sözcüklere gidilmemiş. Bunu da belirtmeden geçmek istemedim. Özellikle İslami Gelişmenin Sorunları üst başlığındaki Hedef Sorunu alt başlığındaki cümlelerde vardı bu.

Ufuk açan, Tevhidi bir bilinç ve tavır taşıyan tüm eserlerinden ötürü Rabbimden temennim ve duam; Alagaş'a mağfiret etmesi, ebedi mükâfatlara müsteğrak kılması, naim cennetlerinin taliplisi eylemesidir. Rabbim, ilmini ve ufkunu açsın, derinleştirsin, isabet ettirsin.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (2)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
berradmir 17.07.2009
oncelikle dili sade bi kitap ama genel olarak yazarin diger kitaplari kadar mesaji net gelmedi bana. genel olarak yasadigimiz toplumda muslumanlarin sorunlarina deginilmis.ayetlerle ve carpici orneklerle anlatilmis.mesela fecri kazibi ve fecri sadiki ornek vererek toplumlarin aydinlanmasini ve karanliga gomulmesini anlatiyor. bu gibi guzel ornekler vardi.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (2)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
MeLL1905 18.04.2009
Kitap; İslam üzerine oynanan oyunlar ve insanların önlerine sürülen kurgulara karşı, almaları gereken tedbirler gibi konular içeriyor. Bir müslümanın çoğu konuda bilinçli şekilde davranmasına vesile olacak bir kitap.Tavsiye ederim...
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla