Yazar, tarihsel ve toplumsal gelişmelere tarihsel ve toplumsal değil, kişisel açıdan bakarak, olayların oluşum ve gelişimlerine farklı ama bazen de olması gereken bir açıdan bakmıştır. Stalin'in hayatını anlatırken, ne kadar kendi düşüncelerini katmamaya çalıştığını söylese de, bundan pek kaçınmışa benzemiyor.Her sayfada olayların nesnelliği yerine yazarın düşünceleri kokuyor.
Anti-Stalinist birisi olduğunu anladığıma göre, bu kanımda haklı olduğumu düşünüyorum.
Sosyalizme, burjuvaziye(ve bundan doğan her türlü pisliğe) karşı bir savaş olarak değil de, aptalca bir hümanizm olarak bakıyor.Bu da doğal olarak okuyan insanı gevşekliğe ve boş hümanizme itiyor. Evet, zaferden sonra sosyalist üst yapı hemen oluşmayacaktır, bunu anlamak gerekir.Bu yüzden dost maskesi takanlara karşı dikkatli olmak gayet doğaldır.