Kitaplardan Kurtulabileceğinizi Sanmayın Hakkındaki Yorumlar

Kitaba hak ettiği değeri vermenin gerekliliğini okuyacak ve memnun olacaksınız.

Eco'nun tüm kitapları okunmalı. Bu kitabını çok merak ediyorum.

okudukça daha fazla kitap alma isteği uyandırıyor ..

eco nun bütün kitapları insana bir şeyler katabilen eserlerdir

Umberto Eco müthiş bir yazar. Bu eseri de diğerleri gibi çok güzel. Herkese tavsiye ederim.

Her kitapseverin kütüphanesinde mutlaka yerini alması gereken bir kitap

Kitaplar hakkinda güzel bir sohbet.

Eco'nun edebiyete intikalinden önce yayınlanmış, Jean Claude Carriere ile birlikte sıradışı bir söyleşi. İyi okumalar.

Teknoloji çağında ekran okuması ne kadar yaygınlaşsa bile Eco bu söyleşide kitapların yerini başka bir şeyin almayacağını bize sezinletiyor. Okumaya değer bir söyleşi.

Okuma- edebiyat-yazı-deneme içinde gü<el sohbetler var efendim...

Umberto Eco ve Jean-Claude Carrièrin söyleşisi. Söyleşide kitabın başlangıcından günümüze hikayesi anlatılıyor. Yer yer sinema işin içine girince daha güzel oluyor. iki devin tecrübelerinden harmanlanan diyalog

Kitabın adı "Kitaplardan Kurtulabileceğinizi Sanmayın". Zaten öyle bir niyetimiz de yok! Şaka bir yana çok hoş, keyifle okunan bir eser.

Okuma becerisi için kafa yoran, eğitimin gerçekleşebilmesinin okumadan geçtiğinin farkında olan bireylere yeni bakış açıları kazandırabilecek olan bu eserin özellikle Türkçe ve sınıf öğretmenliği okuyan öğretmen adaylarının okuması gerektiğini düşünüyorum.

Bana Hitchcock ve Truffaut şahane söyleşi kitabını andırdığı için aldığım bir eserdi.

Çok güzel ve akıcı, kitap üzerine yazılacak güzel kitaplardan

Teolojiye, medeniyetlere,teknolojiyle beraber kitapta olan dönüşüme, sinemaya, şiire, felsefeye, tarihe, edebi eserlere vs. daha pek çok şeye dair kitap. Söyleşi türünde olduğu için okuyucuyu yormuyor. Bence kitapları ve okumayı seven herkesin kitaplığında bulunmalı :)

sohbet tarzında yazılmış bir eser.

Agir bir kitap fakat o kadar memnun oldum ki aldigimi.

Kitaplar üzerine çok hoş bir kitap.

okurken yazarla sohbet ediyormuş havasına kapılıyorsunuz. çok güzel ve akıcı

''kitap tekerlek gibidir. bir kere icat ettikten sonra, daha ileri gidemezsiniz.''

sohbet havasında bir kitap. tavsiye edilir

iki yazar arasında sohbet şeklinde ama bilimsel ve akademik dilin yoğun olarak kullanıldığı bir kitap olmuş.

Fazla söze gerek yok; Umberto Eco. Nur içinde yatsın. Bu da güzel bir eseri.

Umberto Eco deyince duracaksın orada... tabii ki güzel bir kitap

Beklentimi karşılamadı. Gerçekten sıkıcı bir kitap

güzel bi yapıt.. tavsiye ediyorum..

kitaplarla değişik düzeylerde ilgilenenlere aynı anda hitap eden çok keyifli bir söyleşi. ister biriktirin, ister okuyun, ister yayımlayın. özellikle de bu yükselen yeni medya karşısında kitabın yerini tarif etmeye çalıştığı için kıymetli.

Kitapların dün, bugün ve yarın hayatımızdaki hayatımızdaki yerini irdeleyen harika bir eser.

kitap severler için kaçırılmaz bir fırsat olduğu eserin adından da anlaşılıyor.Eco ve kitap severlerin oldukça detaylı bir anlatıma tanık olacaklarına eminim.okumak için sabırsızlanıyorum.Kitaplardan kurtulamayacağımızı biliyoruz. .)

Kitaplarla koca ömür geçirmiş iki büyük insanın sohbeti.. Bazı kısımlar yoğun kişi yıl zaman devlet ve eder isimleri barındırdığı için yavaş ilerliyor ancak kitabın bütününde okuyucuda inanılmaz yeni pencereler açıyor.

Hiç şüphesiz bu kitabın ismi bana söylenmiş bir söz.. Evet kitaplardan kurtulacağımızı sanmak büyük bir yanılgı olur. İyisi mi bunu hiç
Düşünmeyin doludizgin okumalarınıza devam edin. Keyifli bir kitap tavsiye edilir

elinizde not kağıtlarıyla, adını zikrettikleri isimleri ve kitapları yazarak okuyacağınız bilgi deposu bir kitap, ağır ağır sindirerek okunmalı.

Kitapların tarihsel evrimini, zaman ve teknolojik ilerleme ekseninde eleştirisini sunan etkileyici bir sohbet olmuş.

kitap gerçekten harika benim hislerime tercüman oluşlar diyebilirim kitap söyleşi halinde hani diyorya binlerce okunacak kitap var sorarlar hepsini okudun mu diye onların kokusu okumam yetiyor diyor ...

Umberto Eco ile yine etkileyici bakış açsı ile karşılaşıyorsunuz. "Sözlü Kültür"-"Yazılı Kültür" gibi önemli bir konuyu Jean Claude Carriere gündemine almıştır.

güzel bir kitap. ancak beklentinizi yüksek tutmayın derim. bitmesi biraz zaman alabilir.

İlk başta durgun gibi gelse de, bir süre sonra bu ikilinin sohbetine siz de katılıyorsunuz. Sohbet kitaplar üzerine olduğu için, kitaplara ilgi duymayanların okumasını tavsiye etmiyorum, zira sıkılacaklardır.

Kitap kurtlarının kütüphanesinde olmazsa olmazlar arasına girebilecek bir kitap. Kitabın bölümlerinden olan "ölünce kütüphanenize ne olacak" sorusuna tek cevabım var. Bu kitap ben öldükten sonra kütüphanemi karıştıranlar için bir hazine olacak. Çünkü sohbet havasında, sanki yazarlarla sen konuşuyormuşsun gibi bir dili var. Okumanız lazım.

Kitaplar, insanlar ve tarih konusunda entellektüel insanlarla sohbet etmek mi istiyorsunuz? Ya da adını verdiğim konularla ilgili olarak bir sohbete dinleyici olmak mı? Her ikisine de cevabınız evet ise bu kitabı size tavsiye ediyorum. Mutlaka okuyun... İlk sayfalarda sıkıcı geldi bana hatta neden aldım ki bu kitabı diye düşündüm bir ara bu kitaptan kurtulacağımı sandım ama öyle olmadı. Kitap tüm güzelliğiyle sardı beni. Sanki bir tartışma programı izler gibi hissettim. Her iki isimde gerçekten entellektüel isimlermiş. Bunu bu kitapta anladım. Gerçek bir kitap severseniz bu kitabı seversiniz!

Kitap, bir "form" olarak tekerlek, bisiklet ya da kaşık gibi kusursuz bir formdur. Taşınabilir ve içeriğe ulaşmak için başka bir enerji kaynağına ihtiyaç duymaz. Bu yönüyle oldukça ileri bir teknolojiye sahiptir. Bu açıdan bakıldığında, kitaba fikirlerini aktaran yazarların da değindiği gibi, kitap asla yok olmayacak. İnternet ve elektronik teknolojinin kitabı unutturacağını savunanlar ise, içerik ve biçimi birbirine karıştırıyor. Nasıl rulo papürüs ya da bambu çubuk kitaplardan ve kilden tablet kitaplardan şu anda kullandığımız kodeks biçimindeki kitaba geçtiysek, e-kitap gibi teknolojilerle de kitabın biçimi değişebilir. Fakat, metin ve kitapla okurun etkileşimi değişmeyecektir. İçerik her zaman orada ve önemli olacaktır. Kitabın ana fikrinin bu olduğunu söyleyebiliriz. Kitap kurtları kaçırmasın!

Çok keyifli, müthiş bir kitap. Özellikle kitap severlerin, çok çok keyif alarak okuyacaklarını düşündüğüm, hem ilginç tespitlerin, hem müthiş bilgilerin yer aldığı bir kitap.

U.Eco ve Carriere'nin ortaklaşa oluşturduğu bu romanın her kitap kurdunun evinde bulunması gerektiğini düşünüyorum. Cünkü bu kitapta okurken edinecegimiz bilgiler onlardan baskasından bu kadar anlasılır bir dille ifade edilemez.

kitap, bir radyo programındaki söyleşinin aktarılmasından oluşuyor. bu açıdan bakınca biraz önyargılı yaklaşmıştım. ancak okuduktan sonra nasıl muhteşem bir kitap olduğunu anladım. herkese tavsiye ederim.

kitabın doğuşundan günümüze kadar gelen serüveni sohbet ederek irdeleye sürükleyici bir eser.

Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin asıl ve en kıymetli bilgi kaynağının kitap olmaya devam edeceğini iddia eden bir söyleşi kitabı.Keyifli bir okuma imkanı sunuyor okurlara.Kitap okumayı seven kitaplar İle hemhal olan herkese tavsiye edebilirim

Okurunun entelektüel seviyesini ciddi anlamda yükseltecek ve okuruna kültür seviyesi en yüksek sohbetlerden birine tanıklık ettirecek kitaplardan bir tanesi... Kesinlikle herkese tavsiye ederim. Hem kitaplar üzerine düşünceler veren hem de günümüz dünyasını tarihle de birlikte karşılaştıran ve sosyolojik harika çıkarımlar içeren bir kitap olmuş. Kesinlikle okunmalı...

bu kitap benim için kitap mı ekitap mı sorusuna kesin cevabı veren eser olarak hep hafızamda kalacak. muazzam bir keyifle okudum. kitap severlere ve kitaplardan kurtulmak istemeyenlere şiddetle tavsiye ederim.

Bu kitap kütüphanesinde olmayan kitap kurdu kalmasııınnn ! :) Bir kitapsever için kitaplardan daha güzel bi sohbet konusu olamaz. Konu kitap olunca, e bi de Umberto Eco oluncaaltını çize çize 2 kez okudum öyle bıraktım kitabı :)

Fasılalarla açıp okunması gereken eserlerden biri. Zira roman gibi süreklilik arz etmiyor ve siz kitabı böyle okumaya başladığınızda kimi zaman sıkıcı hale gelebiliyor. Bunun dışında tavsiye edebilirim. Mamafih, Alberto Manguel'in Geceleyin Kütüphane'si ile bunu arka arkaya okursanız, bugüne değin aslında ne kadar az şey okuduğunuzu anlayıp, depresyona girmeniz mümkün. Ancak kendini sorgulayıp, daha fazla okumaya çabalamak içinse son derece cesaretlendirici bir durum yaratıyor öte yandan...