Kitabın arka tarafında ki yazıda şöyle bir ibare bulunuyor “ Muhammed Gazali’nin Resulullah ‘ın hayatını konu alan bu çalışması,yüce peygamberin hayatının okunması için değil anlaşılması,araştırılması için değil yaşanması için kaleme alınmıştır.Siret konusunda ki araştırmalarda İslam dünyasında kendisinden sonra bir çığır açan bu eser..” Buna katılmak mümkün gözükmüyor neden? Çünkü bu tarz kitaplar daha çok eski dönemlerden beri kaleme alınmaktadır.En basit bir örnek ise İbn Kayyım El Cevziyye’in “Zadu’l mead” isimli eserini zikredebiliriz.Bu eser bile bugün yaklaşık yedi yüz yaşındadır.Oysa Muhammed Gazali 20,asır müelliflerindendir.
Fıkhu’s Sire tarzı kitaplar pek çoktur.Bunlara bir örnek ise yine çağımız müelliflerinden Suriyeli Ramazan el Buti’dir.Ramazan el Buti’nin kitabını bu kitaptan daha başarılı bulduğumu söylemeliyim.Aslında bu tarz kitapların hedefi,adından da anlaşılacağı üzere Resul-i Ekrem’in siretinden fikhi hükümler çıkarmaktır.Fakat bu kitapta bunu maalesef pek de bulamıyoruz.Müellif bunun yerine Resul-i Ekrem’in bildiğimiz hayatını edebi bir formatta yazmaya çalışmıştır.Üzülerek kaydediyorum ki kitapta yeni bir şey yoktur.Fakat iki konu müstesna;bunlardan biri müellifin taaddüdi zevcat-çok eşlilik-konusuna yapmış olduğu yorumdur.Bu yorumdan oldukça istifade ettiğimi söylemem gerek.İkinci konu ise;Resul-i Ekrem’in,Kur’an’da da geçmekte olan Hz. Zeynep ile evliliği konusun da ki yorumudur.Gerçekten bu konuda çok harika tespitlerde bulunmuştur ve bana göre yüzde yüz isabet etmiştir.
Kitapta kaynak hiç kullanılmamıştır.Dipnot ise hiç yoktur.(acaba mütercimin,müellife hiç mi muhalefeti yoktur) Kitabın sonunda da bir kaynakça mevcut değildir.Fakat,müellif metin içerisinde bazı kaynaklara atıflarda bulunmaktadır.Buda çok yetersizdir;çünkü tetkik etmek için hadis numaraları verilmemiştir.Bu kaynakları gösterme işini en azından mütercim yapabilirdi.
Tercüme son derece kötüdür.Bu tercüme çalakalem hazırlanmıştır.Yapılan işe hiç saygı gösterilmemiştir.Oysa gönül isterdi ki daha güzel bir tercüme ve redaksiyon ile piyasaya sürülsün.
Kitapta bir çok hatalar mevcuttur.Bu hatalar acaba tercüme hatası mı? Yoksa müellifin hatası mı? Veya baskı hatası mı? Ben bu hataların müellife ait olduğunu düşünüyorum.Şimdi bu hataları sayfa numaraları ile kaydedeceğim.
Müellif sayfa 81 de Hz. Hatice’nin 56 yaşında vefat ettiğini söylüyor.Bu yanlış bir bilgidir.Hz. Hatice vefat ettiğinde 65 yaşında idi.Bunun delili ise Resul-i Ekrem Hz. Hatice ile evlendiği zaman-yaygın görüşe göre-25 yaşında idi,Hz. Hatice ise 40 yaşında.Resul-i Ekrem’e vahiy 40 yaşında gelmeye başlamıştır.Bu mütevatir bir haberdir.Hz. Hatice Risaletin 9 veya 10, yılında vefat ettiğine göre vefat ettiği tarihte minimum 65 yaşında olması gerekir.Yine müellif aynı sayfada Resul-i Ekrem’in çocuklarını sayarken Rukiye’yi atlamıştır.
Müellif sayfa 100 de “Eşi Hatice,kölesi Zeyd b. Sabit..” demektedir.Buda yanlış bir bilgidir.Kölesi-daha sonra evlat edinmiştir-Zeyd b. Harise dir.Zeyd b. Sabit ise Resul-i Ekrem’in vahiy katibidir.Ayrıca Ensardan dır ve Hazrec kabilesine mensuptur.Müellif yine aynı sayfada Mekke de ki eski hanifleri sayarken Amr b. Nüfeyl ismini kullanmıştır.Buda yanlıştır;doğrusu Zeyd b. Amr b. Nüfeyl olacaktı.
Müellif sayfa 117 de Cafer b. Abdulmuttalib ismini kullanmıştır.Buda yanlış bir bilgidir.Doğrusu Cafer b. Ebu Talip tir.Yani Hz. Ali’nin kardeşidir.Ebu Talip ise Resul-i Ekrem’in amcasıdır.Abdulmuttalib ise Resul-i Ekrem’in dedesi olur.
Müellif sayfa 369 da “Öte yandan Hz. Peygamber sahabeye savaşa hazırlık emri verdi ve Mekke’ye yürüyeceğini bildirdi” Buda son derece yanlış bir bilgidir.Resul-i Ekrem Mekke’ye yürüyeceğini kimseye haber vermiş değildir.Hatta Hz. Ebubekir kızına-Resullulah’ın hanımı- gidip Resullulah’ın niyeti nereye diye sormuştur.En yakın arkadaşının bile Mekke yakınlarına gelene dek bu konuda bir bilgisi yoktu.Zaten Resul-i Ekrem Tebük seferi hariç hiçbir seferini açıktan ilan etmiş değildir.
Müellif sayfa 375 de Sad b. Ubade’nin Evs kabilesi lideri olduğunu söylüyor.Buda yanlış bir bilgidir.Doğru olan Hazrec lideri olduğudur.Evs Kabilesinin lideri ise Sad b. Muaz İdi ve hendek savaşında aldığı bir ok yarası ile şehit düşmüştü.
Müellif sayfa 450 de Veda hutbesini anlatırken Resul-i Ekrem’in kaldırdığım ilk faiz Abdullah b. Abbas’ın faizidir demektedir.Bu yanlış bir bilgidir.Doğru olanı ise Abbas b. Abdulmuttalib olacaktı.
Görüldüğü gibi hatalar genelde isimler üzerinedir.Müellif bu konuda oldukça zayıf görünüyor.Acaba mütercimin hatası mı ? ama ben öyle zannediyorum ki müellifin hatasıdır.Aslında daha bir çok eleştirim olacaktı fakat yerimiz dar olduğu için bu kadarla iktifa etmek durumundayız.