Kafatasındaki Mücevher / Hawkmoon Destanı Birinci Kitap Hakkındaki Yorumlar

çağanoz 04.01.2006
Fantastik kurgu tarzındaki hikayelerde genelde farklı bir evren anlatılır. Moorcock bizim dünyamızı fantastik bir hale getirmeyi tercih etmiş. Hatta kahramanımız Türkiye den bile geçiyor. Tabii kitapta Turkia olarak bahsedilmiş.
Öncelikle Lord Brass la karşılaşıyoruz. Kamarg adlı bir ülkenin cesur ve adil kralı. Granbretan denen bir imparatorluk bütün dünyayı ama ilk etapta Avrupayı tehdit etmekte. Diş geçiremediği tek ülke de Kamarg.
Bu nedenle kralın kızını kaçırması için tutsak bir dükten yararlanmak istiyorlar. Babası Granbretanlarca öldürülmüş, tutkusunu kaybetmiş Köln dükü Dorian Hawkmoon. Onu kontrol edebilmek için kafatasına kara bir mücevher yerleştiriyorlar. Hawkmoon beynindeki bu kontrol mekanizmasına rağmen yaşama coşkusunu, intikam tutkusunu hatta aşkı yeniden kazanıyor.
Ancak beynini tehdit eden bu mücevherden kurtulabilmesi için Persia ya uzun bir yolculuk yapması gerek.
Kitap rahata okunuyor ve oldukça hoş diyebilirim. Ama sanki yazarken biraz aceleye gelmiş gibi hissediyorsunuz.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla