Hani bazı kitaplar vardır ya, okurken sanki kitabın içine sihirle çekilip, orada yazan hikayenin sahnelerinde gezersiniz.. Okumaz, adeta o döneme gidip bir köşeden izlersiniz yaşanılanları.. Ben bu kitabı okumadım, yaşadım.. Bazı yerlerinde “Sanki beni anlatmış.” dedim..
Bazı yerler çok tatlı, bazı yerler çok sert, bazı yerler tatlı-sert, bazı yerler çok duygusal, bazı yerler duygulara tercüman.. Bazı yerler de tokat gibi.. İnsanlar kitap okumuyor, okusa bile doğru kitapları okumuyorlar, okusa bile ders almıyorlar, sadece okumuş olmak için okuyorlar, işte böyle yazan sayfalarda sanki yüzüme tokat yemiş gibi oldum.. Doruk’un yazdığı kitabına hiç bir yayınevinin önem vermemesi beni çok üzdü ve kızdırdı.. Sonra Destek yayınlarına gitmesi ve oranın sıcak ortamını görmesi çok mutlu etti beni.. Ertürk Akşun’un kitabı “Ve Kızın Adı Gece”yi mutlaka okuyun arkadaşlar..