Kitabin ilk cildi mukemmeldi. Bunun da oyle oldugu su goturmez bir gercek. Turkiye'deki "bir kisim" medya ve sak sakcilari kitabi israrla gormemezlikten geldiler. Kitabin en onemli sikayeti kimseye sorulmadan, ciddi etudler yapilmadan AB macerasina atildigimizdi. Bu durum bugunde ayni hizla fakat daha urpertici ve korkunc bir sekilde devam ediyor. Ustelik acimasiz ekonomik oyunlar oynanarak halk yildirilmaya, onune ne gelirse kabul ettirilmeye calisiliyor. Sefalet icindeki halkin degil AB'ye giris icin verilecek ufak defek odunlari, ulkenin bagimsizligini bile gozden cikaracagi dusunuluyor. Bu tur kitaplar insanlarin aydinlatilmalari acisindan oldukca onemli ancak kitap okuma oranini dusuklugu boyali basinin, televizyonun aksi propagandasi karsisinda ne derece etkin oldugu tartisilir. Bu gun AB karsiti soylemi gectik, elestirel bir bakisla yaklasmak bile igneli ficiya girmekle esdeger oldu. Bilim adami, siyasetci velhasil toplumun hangi kesiminden olursaniz olun gerici, ortacag zihniyetine sahip, Turkiye'nin mutlulugunu istemiyormus gibi yaftalari tasimak gerekiyor. Prof Dr. Erol Manisali'nin defalarca belirttigi gibi bilimadamlari ya bastirilarak susturulmus durumda ya da maalesef cikar icin aagzini acmiyor.Elbette ki gonulden AB'nin iyi olduguna inanan bu yuzden savunan insanlari bu sekilde itham etmiyorum ancak, bu kitaptaki anlatilanlarin gercek oldugunu bilen ve hatta daha fazlasina vakif olan bazilarinin israrla susmasi (ki bunlar en ilkelileridir en azindan sadece susuyorlar), daha da kotusu bile bile aksinin propagandasini yapmasi oldukca dusundurucudur. Gelecegimizle ilgili bu denli onemli bir konuda bilgi sahibi olmak hayati bir meseledir. Bu kitabi okumak bogulmaya calisilan zihnimize oksijen niyetine gececektir. Ilk kitapta gecen bir vurguyla bitirmek istiyorum. AB'ye giris icin sevinenlere bir bakin: APO, HADEP, Siyasal Islamcilar, eyyamcilar, vurguncular. Bunlar sizi biraz olsun dusundurmeye yetmiyor mu?