Başar’ın yeni deneme kitabında ise kısa hikayeler arasında dolaşırken hepimizin unutmak istediği ne çok şey olduğunu görüyor ve geçmişle yüzleşiyoruz. Acısını çoktan dindirdiğimizi sandığımız ayrılıklar, bazen baktığımız halde göremediğimiz aşk halleri, çoğunlukla pişmanlıklar, geçmişimizin tozlanmış raflarının üzerinde bir kez daha geziniyor. Az birşey de 'aşk' ile ilgili denemelerini aktarmış yazar. "Şimdi her şey aşk oldu. Reklamlarda bile yumurtayla sucuğun aşkından söz ediliyor. Dizilere bakın hepsinin isminde bir aşk sözcüğü geçiyor. Neden bu kadar aşık olmaya yer arıyoruz bilmiyorum. İnsan ille de aşık olmak zorunda değil. Sevgiye dayalı, huzurlu, güzel ilişkiler yerine herkes filmlerde izlediği gibi aşık olmak istiyor. Ama bu yüksek duygu böyle her karşılaştığınızla yaşanacak ya da hadi gidip aşık olayım diyerek bulacağınız birşey değil. Kaza gibi birşey. Başınıza gelir veya gelmez." Romanlardan ve hikâyelerden biraz uzaklaşmak isteyen herkese tavsiye ederim.