Edebiyat dünyasının büyük dehası Fyodor Dostoyevsky 'Yeraltından Notlar'adlı eserinde,ruh tahlilleri yapmaktaki üstün kudretini ispatlar.
Bilindiği gibi Dostoyevsky'nin genellikle bütün eserlerinde uğraştığı konu,insan ve onun kaderidir.
İnsan ruhu türlü zıtlıklar,değişik renkler,karmakarışık duygularla dolu;bir an durgun,bir an coşkun,hiçbir anı bir diğerine benzemeyen bir deryadır.'Yeraltından Notlar' bu deryada bocalayış,gün ışığına çıkmak ve gerçeğe erişmek için bir çırpınıştır.Kahraman kendini bir problem gibi ortaya atar;çözüm yolları bulmaya çalışır,bazen metafizige,bazen felsefeye el uzatır,bazen de başarısızlıkla sonuçlanan sevgi tecrübelerine girişir.Hep bir bocalayış,bir türlü elde edilmeyen mutluluk arayışı ve denge kurma çabası vardır.Genel görünüm;karamsarlık ve bunalımdır.İnsancıl yaşayışa lanet edip de bir böcek olmayı istemeye kadar varan bir bunalım...
Kitabın 'Yeraltı' adlı bölümünde kendi kabuğuna çekilmenin,küskünlüğün felsefesi bu şekilde anlatılmaktadır.Şüphesiz,düşünen bir insan haksız değildir.Ama temeli karamsarlık ve kuruntu olan düşünce olumlu sonuçlar vermekten uzaktır.
Toplumda ahenk içinde yaşamaya karar vermiş bir insanın 'Yeraltından Notlar'ı okumasında büyük fayda vardır.Çünkü hemen hemen her insanın düşünce,duyuş,görüş ve davranışlarındaki hataların ve çelişkilerin,ufak ve büyük örneklerine bu kitapta raslamak mümkün.