Çit Hakkındaki Yorumlar

merakla okudugum bi kitap oldu. 3 kızın mücadelesi etkileyici.

Üç kızın cesaret ve inanç dolu olağanüstü gerçek hikâyesi; İngilizlerin Avustralya’nın gerçek sahiplerine yaptıklarının bir özeti… Okurken bazı sahneler gözünüzde canlanacak ve yüreğiniz acıyacak...

İnsanlığın ve asimilasyonun anlatıldığı kısa ama bir o kadarda etkileyici bir kitap. Çitler, çocukların ruhuna örülmüş gibi.. Özgürlük kavramı yitirilmiş gibi..iyi okumalar

Gerçek olaylar olması bile müthiş.

Farklı bir kurgusu var. Özellikle zorla alınan kardeşlerin evlerine dönme mücadelesi anlatılıyor.

Filmi de var. Sömürgeci beyazin yerli halka yaptıkları ve yaşanan trajediler. Okunmalı

gerçek olması etkiledi

filmini de izledim ama her zamanki gibi kitabı daha çok beğendim. gerçek olması insanı çok etkiliyor

beklediğim gibi bir etki yaratmadı bende açıkcası

İyi bir hikayecinin elinde gerçek bir bombaya dönüşebilecek bir konuyken zayıf bir hikayecilikle vasat bir kitaba dönüşmüş. Açıkçası bu destansı konunun daha detaylı işlenmesini beklerdim ama pek çok kısmın üstünkörü anlatıldığını gördüm. Yazar bu noktada anlatıcıların hafızasının zayıflamış olmasına sığınsa da boşlukların iyi bir yazar tarafından gayet güzel bir şekilde doldurulabileceğini düşünüyorum. Yine de, tüm bu olumsuzluklara rağmen okumaya değer bir kitap olduğunu da söylemeliyim. Aslında tek sorun bu kadar iyi bir konunun ve dahası yaşanmış bir olayın çok daha etkileyici bir anlatımla yazılmış olmasını beklemiş olmam.

Heyecanlanarak okunan, etkileyici bir kitap.

daha önce bu kitabı okudum ve en az kitabı kadar iyi olan filmini de büyük bir keyifle izlemiştim.. herkese tavsiye ederim..

Konu o kadar iç burkucu ki..Özgürlük mevzu bahis olunca çıplak ayakla arşınlamam yollar teferruat kalıyor. Lâkin kitabın dili zayıf, özellikle kızların yolculuğu sığ kalmış kitabın ekserisine göre. belki bir revizyon yapılır

Kitap gerçek hayattan alıntı olduğu İçin etkilenmemek mümkün değil.Özellikle üç kızın ailelerinden koparılıp bir nevi toplama kampına götürülmesi,ardından güçlü olan abla Molly’nin liderliğinde geri dönüş yolculuğunu gözyaşları içinde okudum ..Yaşamımız da zorlandığımız anlar mutlaka oluyordur ama bu kızların yaşadıkları yanında bizimki bir hiç oluyor ..Okunması gereken bir kitap..

Etkileyici düşündürücü bir kitap

Çok etkilendim , toprağın asıl sahiplerini köle yapıp kendi amaçları uğruna acımaksızın kullanmak , böyle adaletsizlikler geçmişten bu yana maalesef dünyanı her yerinde yaşanıyor ...

her ne kadar yerli halkın ısimlerini ve kelimelerini aklımda tutmakta zorlansam da, gerçek yaşamdan alındığını düşündükçe oldukça etkileyici buldum. tavsiye ederim.

içim burkularak okudum...

beyaz adamlar tarafindan ailelerinden alinmis-hizmetcilik icin yetistirilen-cocuklarin geri donebilme cabasi.

Üç melez kız çocuğu (Molly ve Daisy kuzenleri Gracie) hükümet yetkililerince ailelerinden kopartılarak beyaz adamlara hizmet etmek için eğitim veren, yerli çocukların toplandığı bir yerleşkeye götürülür. Lakin çok geçmeden buranın normal bir eğitim yeri olmadığını farkederler.. "Yoklama alınıp ışıklar söndürüldükten sonra Molly kapının sürgülenme ve asma kilidin çevrilme sesini duydu. Ardından ortalığa sessizlik hakim olmuştu. İşte o an özgür ruhlu kız, kardeşleriyle birlikte buradan kaçması gerektiğine kesin olarak karar vermişti." Üç kız yalın ayak yürüyerek iki ay sürecek olan 2000 km lik ölümcül bir yolculuğa çıkmışlardır. Zayıf bedenlerine karşılık, özgür ruhları ve aile özlemiyle ablaları Molly'nin liderliğinde ilerleyerek yol alırlar. Bir yandan açlıkla mücadele ederken bir yandan da onları geri götürmek için peşlerinden gelen izciyi atlatmaları gerekir.

gerçek bi hikayeden alınması çok carpıcı gercekten.tavsiye uzerine aldım.etkileyici bir kitap.

Büyük bir heyecan ve üzüntü içinde okudum.Bu kitaptan öğreneceğimiz çok şey var.

Kısa ama etkisinden kurtulamayacağınız bir roman. İşgalcilerin, Anayurtlarındaki insanlara, hatta çocuklara yaptıkları insanlık dışı zulümleri ibretle okuyacaksınız. Avustralya'daki sömürgecilerin yaptıkları gözlerinizi yaşartacak. Mutlaka okuyun, okutun...

gerçek olusu ilgimi çekti yine de fena değildi