Kitap, Puşkin'in Rus ordusuyla birlikte Erzurum'a yaptığı yolculuğun izlenimlerinden oluşuyor.
Tiflis'ten başlayıp; Gürcistan, Ermenistan, Kars ve Erzurum güzergâhının anlatıldığı kitap, ümit edildiği üzere Türklerin misafirperverliğinden bahsetmeyip; Türkiye'deki veba salgınından, Türklerin kendisini sürekli olarak doktor sanmasından ve Erzurum kalesinde dalgalanan Rus bayrağından bahsediyor..
''Savaşa yalnız kahramanlıkları anlatmak için katılmak benim adıma hem kendimi beğenmişlik, hem yakışıksız bir şey olurdu. Ben askeri düşünceye katılmam. Bu benim işim değil.'' diyen Puşkin'in Erzurum gözlemleri oldukça başarılı bir gezi-hatıra örneği olmuş..