Serinin ilk kitabı Liste'yi de çok severek okumuştum. Farklı bir distopik kurgusu var. Erime'nin yaşanmasından sonra insanları daha kolay yönetebilmek için konuştukları kelimelere kadar tahakküm kurulması, sadece Liste'de belirlenen kelimeler ile konuşulmaya izin verilmesi. İnsanların dilleri ile olan bağının kesilmesi. Letta isimli kelime ustasının çırağı olan küçük kız bu tahakkümvari sisteme cesur bir şekilde karşı çıkıyor. İnsanları kelimeler ile buluşturmasının hikayesi. Sanata, müziğe, resime en çokta kelimelerin özgürce kendini bulduğu yer olmasını istiyor.