Şiirin estetik değerlerinin olmasının yanında şairinin vicdan ve tavır sahibi olması da arzulanır. Şairin attığı taş hedefi on ikiden vurabilmeli veya en azından hedefi sarsabilmelidir. Hiç değilse bir dalya yapabilmelidir. Şiiri kasmadan yazmak; hayatın, yaşamın diyalektiğini şiirle buluşturmak gerekiyor. Şair; cezbeli, mecnun bir kişilik midir bilemiyoruz. İlle de bohem hayatına maruz kalması mı gerekir bunu da bilemiyoruz ama bizim için önemli olan sonuç ve yazılmasını arzuladığımız kalıcı şiirlerdir. Ama her şeye rağmen kusurlu bir güzellik olarak şiir, hiçbir zaman mükemmel olmayacaktır. Çünkü insan mükemmel değildir. İnsanı insan kılan temel özellik kusurlu olmasıdır. Kusurları belki de nazarlığı olmaktadır. Nasıl ki her insan, her canlı kusurlu olmaktadır şiir de mükemmel olmayacaktır. Son olarak yazarın değişiyle, “şiir, şuurdan/bilinçten bağımsız düşünülemez” (sayfa 78) İyi okumalar.