Uğur Demircan'ın altı öyküden oluşan Örtü adlı öykü kitabı, esere ismini veren "örtme" ve "örtü" kavramlarının getirdiği imgelerle örülmüş metinlerden oluşuyor. Suçların ve kusurların örtülmesi bu öykülerin ortak teması, diyebiliriz. Böylesi bir ortaklığın öykülerin okurun aklında kalabilmesi adına da güzel bir seçim olduğunu düşünüyorum. Öykülerin tamamı tek isim olarak seçilmiş. Sadece bunla bile eser oluşturulurken belirli bir kurgu temeli üzerinden inşa edildiğini görebiliyoruz. Kitapta özellikle karanlık atmosfer kurulumu olmak üzere temiz dil kullanımı ve diyaloglarla gayet başarılı metinler mevcut. Mekân olaraksa daha çok köy ve kasaba tercih edilmiş. Kitabın yalnızca altmış yedi sayfa ve sadece altı öyküden oluşmasının benim açımdan yetersiz olduğunu söylemeliyim. Özellikle son öykü olan "Taş"ın yirmi sayfalık hacminin, böylesi az sayıda metinden oluşan sayfa sayısı düşük bir kitap için fazla olduğunu düşünüyorum.