Canım Acıyor Baba Hakkındaki Yorumlar

DOĞAN GÖRMEZ
08.08.2018
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Cinsel ögelerin ağır bastığı bir kitap.Sarsıcı hatta yer yer rahatsız edici bir eser.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
kazanci06
08.02.2017
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
çocuğun cinsel istismarı konusunda çalışan profesyonel meslek elemanlarına bilimsel kaynakların yanında güzel bir kaynak olabilecek düzeyde iyi kaleme alınmış ve kurgulanmış bir öykü "Canım Acıyor Baba". Alanda çalışan meslek elemanlarını pek şaşırtmasa da alanda çalışmayanlar için oldukça ilgi çekici gelecektir... Diğer hikayeler de aynı düzeyde iyi kurgulanmış ve her zamanki gibi akıcı..
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
deniztopcuoğlu 14.09.2009
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
ömer arkadaşıma katılıyorum. hikayede cinsellik ilginizi çekiyorsa okuyabilirsiniz.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
nirvana_08 28.11.2007
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Baba kız ilişkilerinin çok çarpıcı bir örneği anlatılan kitaba adını veren öykü özellikle dikkat çekicidir. Bununla birlikte kitaptaki diğer öykülerin tamamı günümüz insanın komik hayat mücadelesini anlatmaktadır. Keninizden bi şeyler bulmak deyimi bütün kitaplar için söylenebilir ve bu kitap için iki kere söylenmelidir.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (2)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
drprince 08.07.2008
ilk ilişkilerin anlatıldığı ve özellikle ilkcinseldeneyim hikayelerinden oluşan bir eser ilgi duyanlar yada merak edenler okuyabilir
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
kha6 25.04.2007
Cinsel öğeler barındıran, cinsel deneyimleri aktaran metinler kaleme almak, zordur. Yazarken farkında olmazsınız, bir de bakarsınız öykünüze sadece bir araç olarak misafir ettiğiniz cinsellik, cümlelerinizi esir alıverir. Sıradanlığa kayıverir, öykü. Cinselliği basite kaçmadan anlatmayı başarmış Deniz Kavukçuoğlu, yeni öykü kitabı “Canım Acıyor Baba”da. On üç öyküden oluşan kitap, modern kadın-erkek ilişkileri üzerine odaklanan “Mor Kâbus”la açılıyor. Aniden başlayan, ne zaman başladığı gibi ne zaman bittiği de anlaşılamayan garip bağlılıklar. İki kişilik yalnızlıklar. “Mor Kâbus”un konusu o kadar yoğun ve canlı ki, akıp götürüyor insanı ister istemez. Tek problemiyse, bütün öyküye yedirilemeyen, bir yerde toplanan tasvirler (Buket’in tanıtıldığı kısım). “Yalan”, cep telefonları, iletilerle dolu ilginç bir öykü. İşte modern öykü diye bir tür varsa, Kavukçuoğlu’nun bu ilk iki öyküsü, o tür içinde ele alınmalı. Durum ağırlıklı değil hep olay ağırlıklı öyküler yazıyor, Kavukçuoğlu. 1997 yılından beri düzenli olarak Cumhuriyet gazetesinde okuduğumuz yazar, dil duyarlılığı ve sözcük seçimleriyle de ustalığını gösteriyor. “mesaj” sözcüğü yerine “ileti” sözcüğünü kullanması bile Türkçe yetkinliğini kanıtlıyor. “Mefharet Abla”, yeni yetmeliğin on yedi yaşında, bir genç delikanlının cinsel içerikli rüyalarında geziniyor. Yazarın akıcı biçemi, bu öyküde de kendini gösteriyor. Kitaba ismini veren “Canım Acıyor Baba”, en çok ismi yüzünden puan kaybediyor. Çünkü öykünün ismi, konusunu apaçık belli ediyor. İlk öyküyü okuduktan sonra önümüzde bir ensest öyküsü olduğu, ortada. Oysa tüm yazarlar ama belki de en çok öykü yazarları, öykülerine isim koyarken dikkatli olmalılar. İsim, öykünün gizemini kesinlikle korumalı. Özellikle “Ayrılık”ta yazarın bir başka problemi su yüzüne çıkıyor: Kavukçuoğlu’nun karakterleri, yanlı çizilmişler yani tek taraftan bakılarak ortaya konmuşlar. Hep kadınlar haksız. Hep kadınlar cinsel yönden yeni tatlar arıyorlar. Oysa ilişkiler, cinsel zayıflıklar ve güdülere yenilmekten bahsedilecekse, karakterler her iki cinsin bakış açısını da yansıtabilmeli. Ahmet Ümit çok haklı, bir yazar çift cinsiyetli düşünüp yazabilmeli. Kadınların aldatma, farklı erkekleri tanıdıkça deneyim kazanıp kocalarını daha mutlu etmeleri üzerine neredeyse aynı cümleler birkaç defa yinelenmiş. “Arka Bahçe”yi okurken, daha önceki “İntikam”ı sanki bir defa daha okuduğumuzu duyumsuyoruz. Öykü, tek cümlede atmosferine buyur etmeli okurunu. Merak duygusu ile cümlelerin yoğunluğu içinde kaybolup gitmeli, okur. Karakterleri iz bırakmalı; okuduktan sonra, sayfalardan çıkarak ayaklanıp boğazımıza yapışmalı, öykü karakterleri. Yaşamalılar. Füruzan’ın öykülerinde olduğu gibi, örneğin. Deniz Kavukçuoğlu’nun son öykü kitabı “Canım Acıyor Baba” basıldığı ay içinde ikinci baskısını yaparken, Füruzan’ın öykü kitapları raflarda eskiyor, buna ne dersiniz? Cinselliği hâlâ tabu olarak gördüğümüzden olabilir mi?

Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
öykülerin hepsi cinsellik teması etrafında dönüp evriliyor.birkaç tanesi gerçekten çok başarılı.diğerleri de asla kötü değil.bu konudaki hikayelere meraklı olanlar zevkle okuyacaklardır.öyküde cinsellik pek ilgi alanınıza girmiyorsa hiç dokunmayın.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (2)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla