Fahri Erdinç, iki arkadaşıyla beraber Bulgaristan'a kaçarlar ve sorguya alınırlar. Bulgaristan askerinin, Türkiye'den neden kaçtınız sorusunu sormasıyla roman başlar. Kurtuluş savaşı sonrası, Cumhuriyetin ilk yıllarında Ege'nin bir kasabasında tütüncülük yapan bir ailenin içinde 30 yıllık yaşamdan kesit sunar. Ülkemizin siyasi, toplumsal ve halkımızın yaşamsal yapısının nasıl olduğunu eleştirel bir dille anlatıyor. Yazarın anılarına dayanarak, Türkiye'nin o dönemki insan manzaralarını, samimiyetle, alçakgönüllü, açık yüreklilikle ve akıcı bir dille ortaya koymuş. Adı "Acı Lokma" olan bu romanı okurken, bazen gülerek, bazen ağlayarak okuyacaksınız. Acı Lokma'nın bu kadar tatlı yutulacağını düşünemeyeceksiniz. Sabahattin Ali'nin kitaplarını seviyorsanız, Fahri Erdinç'in bu romanını mutlaka okumanızı tavsiye ederim.