Toplam yorum: 3.092.427
Bu ayki yorum: 3.028

E-Dergi

ihtiyar_balıkçı Tarafından Yapılan Yorumlar

29.11.2005

20. yüzyılın ilk yarısında yaşayan sanatçımızın ilk yazıları öykülerdir.

Daha sonra roman yazmaya başlar.
Realizmin, Natüralizmin etkisiyle halkın yaşamına eğilmiş öykü kahramanlarını kentteki halktan kişilerden ve köylülerden seçmiştir.

Çirkinliği,iğrençliği bir bilim adamı titizliğiyle yazdığı için mahkemeye verilmiş biri ( Kitapları yasaklamak, yazarları makhemeye vermek özelliğinin kalıtım yoluyla geçen bir özellik olması mümkün mü?)
Sosyal yaşamdaki zorbalara savaş ilan eder. Halkı sindirme politikalarına karşı çıkar .
Ona göre : "İnsan hayatı kutsaldır."

Aynı gökyüzünü seyreden,aynı güneşte çamaşır kurutan annelere sahip çocukları birbirine dinsel nedenlerle, ulusal meselelerle düşman kılmak insanlığın yüzkarasıdır.
Charles Baoudlaire 'nin kitabına verdiği " Kötülük Çiçekleri" adını çağrıştıran bir ad verilmiş kitaba.
Belki biraz Fransız hayranlığı vardır.
29.11.2005

"Korkunun Irmağında" anlatılan olaylar, yaşanan acılar, yüreğin bir köşesine kıvrılan duyguları anlatır.

Bir "anlatı"dır; yani romandan uzaktır.
Bir dengbejin "stran"ına benzer.
Acıyı mülk etmişlerin hikayesidir.

Biri birine tutunarak şiddet ve cinnet ortamına direnebilirler.
Destansı bir anlatı.
Mitik bir söyleyiş.

Her iki tarafın doğrularını,yanlışlarını açıkyüreklilikle verir.
Yüzyılımızda kadının değişim nesnesi olarak kullanıldığı bir dünyayı okuyun.
29.11.2005

KANADALI ÖYKÜ YAZARLARINDAN ALINAN ÖYKÜLERDEN OLUŞAN BİR SEÇKİ.

Seçkiyi hazırlayan Karen Mulhallen'in öznel davrandığı ve kişisel tercihlerini seçkiye yansıttığı görülüyor.
Seçilen öykülerin kahrmanları "kadınlar" ve " çocuklar".

K. Mulhallen, ülkesinin kültürel farklılığını seçilen öykülerle anlatmaya çalışmış.
Bir göçmen ülkesi olan Kanada farklı kültürleri bir arada hak ve hukuk içinde yaşatabilmiş bir ülke. Yerli halk kültürlerinin yanı sıra İrlandalının, serüvenci Fransızın kültürlerinin izi var.
Son olarak bu öykü seçkisinde insanın duygusal ve ince yanları anlatılmakta; öykücüler okuyucuyu yüreğinden yakalamakta diyebiliriz.
29.11.2005

Batı roman kültürü etkisinde bir yazar olan Reşat Nuri, bu yapıtında Tanzimat dönemi temalarına dönüş yapmış.

Yapıt, "Doğu-Batı kültürü çelişkisi üzerine kurulu.
Batılılaşma o dönemlerde yanlış anlaşılmıştır.( Bu dönemde doğru anlaşıldığını savunan var mı?)
Yapıtlarında genellikle kahramanlarını idealize ederek çizen, onların kusurlu yanlarını onlara yüklenmeden hoşgörü ile veren yazarımız bu romanında kahramanlarına acımasızca yüklenmiş.
Kahramanların eksiklerini,yanlışlarını ayrıntılı ve eleştirel bir tarzda aktarmış.
Kahramanlarını yaşamdan seçtiğine ilişkin sözlerine bu kitabı okuduktan sonra inanmamak imkansız; çünkü günümüzde dahi ülkemizde her an herhangi bir kentin daracık sokaklarında parçalanan ailelerin trajedisi yaşanmakta.
Metropoller genç kızları, genç erkekleri bir çekim merkezi olarak kendine çekerken çözülme başlıyor.
29.11.2005

Karşılaştırılırsa bu yapıt benim için " Çalıkuşu"ndan bir gömlek üstün.
1. Kahramanımız Şahin kendi isteğiyle Anadolu'ya gider gönül kırıklığıyla değil.
2. Yazar bu yapıtta toplumsal sorunları bir fon olarak değil canlı kanlı bir gerçeklik ve ulusal sorun olarak aktarır.

3. Çalıkuşu'nun değinmediği toplumsal kokuşmuşlukta dinsel etkilere değinir.
Sarıklıların,medrese yanlılarının Cumhuriyet sonrası devrimlere olumsuz bakışını aktarır.

4. Toplumsal sorunlara çözüm önerir: Kurtuluş, devrimlerin yerleşmesinde; eski medreseler yerine yeni mekteplerin güçlenmesindedir.
Karşılaştırmanız dileğiyle.