Ömer Seyfettin'in bir dergide yayımlanırken tamamlanmayan,eksik kısımları da bulunamayan bir romanıdır YALNIZ EFE.
Bu yapıt için bir roman mı demeli?
Homeros'un dünya ışığını yitirmiş ancak gönül ışığıyla aydınlık gözlerinin ağacı,suyu,insanı gözlemlediği yerlerde -Batı Anadolu'da- geçer olaylar. Bu yönüyle bir destandır.
Köroğlu'nu hayatı,Develi'nin öyküleriyle büyümüş bir insanın bilinçaltına itilen halk kahramanının bir görüntüsüdür Yalnız Efe. Bu yönüyle de bir Halk kahramanını anlatan hikayedir.
Kendisine ateş eden askerleri vurmak istemez, iyi yüreklidir, sadece zulmedene zulmeder.
Çağdaş bir Robin Hood'dur.
Dağda yalnız gezen, ağayı ve adamlarını öldüren efe bir "kız" dır.
İşte romanın ilk yeni yanı. Günümüzde böyle bir yaşanmışlığı anlatmanın zor olacağı düşünüldüğünde o dönemde bu "karakter" ile çağın değişimini, kadının toplumda öneminin giderek artacağını vurgulamak istemiş olmalı.
Romanın bir başka önemli yönü ise yazarların,şirlerin hâlâ Lale Devrini yaşadığı bir dönemde
"halk" "kahramanlık" " ezilmişlik" kavramlarına yer vermesidir.