Toplam yorum: 3.090.511
Bu ayki yorum: 1.109

E-Dergi

hasanburkan Tarafından Yapılan Yorumlar

22.01.2018

Nâzenîn-i Uşşâkiyye'den Hüseyin Vassâf Efendi'nin çok kıymetli bir tabakât çalışmasıdır. Gerek Türkçe'nin uzun asırlar boyu Şark-İslâm medeniyeti içinde kazandığı üslûbun lezzetini tatmak ve gerekse evliyâullah hazerâtının hayatlarını ve yollarını hakikâten onların "vassâf"ı olan bir zâttan okumak için müstesnâ bir eser. İslâm rivâyet literatüründe sık sık yâ sünnet yâ ehl-i beyt (ki, aslında ikisi bir şey-i vâhiddir) sefîne-i Nûh'a benzetilmiştir. Hüseyin Vassâf Bey'in bu eseri, yânî Sefîne-i Evliyâ'sı da, sünneti harfiyen yerine getiren ve bendegân-ı hânedân-ı âl-i Resûl olan zevâtın toplaştığı bir sefîne-i Nûh olsa gerek ki onların ahlâklarıyla ahlâklananların, onları tanıyarak onlar gibi olmanın gayretine düşenlerin, tıpkı NÛh aleyhisselâmın gemisindekiler gibi her türlü âfâttan kurtulacakları muhakkaktır.
07.11.2017

İbn Haldun'un Mukaddime'yi yazmadan evvel konu hakkında kaleme aldığı bir risâle ile Mukaddime'deki tasavvuf bahsini ihtivâ ediyor metin. Evvelden kaleme alınmış olan metindeki tasavvuf eleştirisi, Mukaddime'de mutedil bir fayda-zarar incelemesine dönüşmüş. Tasavvuf denince kînden ve hırstan gözü dönen dostların da aynı olgunlaşma sürecinden geçmeleri temennisiyle....
07.11.2017

Cenâb-ı Pîr Mısrî Efendimiz'in Limnî'deki sürgün yıllarında kaleme aldığı hâtırât. Bir veliyy-i kâmile yapılan bu muâmele, çektirilen bu çileleri gördükçe insan saltanatın ve iktidâr korkusunun nasıl bir belâ olduğunu anlıyor. Hazret kâh sinirlenmiş, kâh derdini dökmüş, kâh kaleme aldığı şiirlerini not etmiş, kâh kendisine edilen ızdıraplardan acı acı bahsetmiş. Ehl-i Beyt muhabbetiyle ve ayağında bukağılarla Limni'de şimdi üzerinde bir market olan türbe-i şerîflerinin yine kendi Arapça şiirlerinde geçtiği gibi "çatlayıp açılacağı güne" peşînen selâm ederiz.
07.11.2017

Rûhen ve sanat anlayışları olarak, birbirlerine pek benzemeyen iki insanın, Hesse'nin ve Mann'ın mektuplaşmaları insana okudukça büyük bir keyif veriyor ve eğer kendi ülkelerini savaşı kazanırsa dünyânın ve eğer dünyâ savaşı kazanırsa kendi ülkelerinin mahvolacağı bir konumdaki çâresizlikleri insanı empati yapmaya sürüklüyor.
07.11.2017

Teoman Hoca, Türk düşün dünyâsının medâr-ı iftihârıdır. Bir türlü bir yere oturtulamayan, herkesin tanımı hakkında ihtilâfa düştüğü bir meselede, "Türklük" meselesinde Hoca'nın kıymetli fikirlerini serdettiği bu kitap önemli bir çalışma.