E-Dergi

hizbullah terör örgütünün kurlma aşamasından çökme aşamasına kadar olan bütün detaylarını az az ele alarak ve emniyet güçlerindende yardım alınarak hazırlanan bir kitap olduğu belli. ama içinde yine de tarafgirlik var. hiç bir zaman islamiyet, hizbullahçı insanların kafa yapısındaki islamiyet değildir. bunu fazla anlatmamış. bir kere islama karşı insanları sogutmaya yönelik hazırlanmış gibi gözüküyor. gerçek islamın kolaylaştıran, zorlaştırmayan terörden ve diğer kötülüklerden uzak durulması gerektiğini savunan bir din olduğuna dair bir yazı yok denecek kadar az.

bence tamamen taraflı yazılmış bir eser. sanki bütün polis camiasını fethullahçı ilan etmiş. O zaman biz kime güveneceğiz. sayki bütün polisler fetullahçı ya da herhangi bir fraksiyon mensubu ya kardeşim şimdi türkiyede güvenilecek tek bir insan kalmadı ki. yazar anlatmak istediğini tamamen at gözlüğü ile tamamen din düşmanlığı ile yazmış. yani fethullah gülen burada piyon olarak kullanılmış. devletin en kritik eğitim noktalarından biri olan polis akademisinde atatürk düşmanı laiklik düşmanı insanların yetiştirildiğini iddia ediyor. peki halen hali hazırdaki kanunları kim uyguluyor sormak lazım. Tabi ki her teşkilattan her türlü insan çıkar. ama bir ya da on kişi yüzünden tüm teşkilat çöpe atılamaz ki. bana göre yazar kendi görmek istediği bir çerçeve içinde, irrealist olarak hazırlamış.

yazar kitabı ile yaşama küsmüş insanların yaşama bağlanması için elinden gelini yapmış. aslında üzüntüsü olan bir insanın eline verip bütün gayretin ile oku demek lazım. ne olursa olsun her bir sıkıntı bir kederden dahi yaşama bağlanmamızı biraz daha fazla sağlayacak sebepler olduğunu güzel örneklerle anlatmış. gerek kendi başandan geçen gerekse etrafındaki insanların başından geçen olaylar insana büyük bir ders veriyor. tatlı limon oyununun ya da pollyannacılığın biraz daha üst düzeyini daha ileri görüşle bakmasını çok güzel anlatmış. ne olursa olsun hayat yaşamaya değer.

osmanlıdan yakın tarihimize kadar olan ermeni ekalliyetleri hususunda çok güzel bir eser. gerek yurtta yaşayan ermeniler ve gerek ermeni diyasporasının türkler üzerinde oynadıkları büyük oyunlar insanı çileden çıkarıyor. erzincan tercan ve diğer bölgelerde ermenilerin yaptıkları türk katlıamını çok güzel anlatmış. insanın tüyleri diken diken oluyor. sanki o günleri yaşıyorum. tabiki türklerin ermenilere karşı yapmış oldukları davranışları ele alırken çok dikkat etmiş. ben sütçü imam olayında türk kadınının örtüsüne saldıran şahsın fransızlar olduğunu biliyordum bu kitapla ermeni olduklarını öğrenince hiç şaşırmadım. zaten türkler tarihte hep sırtından yediği darbelerden dolayı yıkılmadımı. demekki türk kadının örtüsüne saldıran şahsiyetler hep ermeni asıllı imiş. meclise giren ermenilerin yaptıkları siyasi oyunlar. dış politikadaki ermenilerin içerdeki ermenilerle iş birliği yaparak yaptıkları düzenbazlıklar yani insanın katil olmaması mümkün değil. tabiki bu gibi insanlar için bir çatlı bir yeşil lazım. cemal anadol'a teşekkürler. mükemmel bir eser.

gençlerin günlük hayatlarında karşılaşabilecekleri sorunları cevapları ile birlikte ele alan güzel bir kitapçık. özellikle gençlerin manevi yönlerinin eğitilmesi konusunda küçücük bir kitapla kocaman yaşamı anlatan bir aysberg denebilir.