Toplam yorum: 3.092.427
Bu ayki yorum: 3.028

E-Dergi

Seyma Öztürk Tarafından Yapılan Yorumlar

22.06.2017

II. Abdülhamid döneminin siyasi yönüne bakarken aynı zamanda şahısların ruh tahlillerini de okuyoruz. Ki bana kalırsa Ahmet Altan'ın insanların iç dünyalarını, duygu ve düşüncelerini, hayallerini, kırgınlıklarını, sevinçlerini, heveslerini, tutkularını, aşklarını ve daha nicesini yansıtmadaki başarısı asla küçümsenemez. Yine dopdolu, kaliteli, edebi değeri yüksek, harika bir kitap. :) Hâlâ okumadınız mı? Çok şey kaçırıyorsunuz Sevgili Okur. :)
22.06.2017

Sıkılmadığım, aksine yer yer merak ettiğim, keyifli bir okuma deneyimi oldu benim için. Yazarın da kitabın sonunda ifade ettiği üzere eserde yer alan kimi bilgilerin gerçekliği olmasına rağmen çoğusu kurgudan oluşuyor. Siz de benim gibi kitabı okumak konusunda geç kaldıysanız eğer, daha fazla gecikmeyin derim. :)
22.06.2017

Klişe bir söylemdir belki ama hep deriz ya bazı hayatlar, insanlar vardır kitap gibidir, her sayfasında farklı sürprizler yer alır. İşte Tahir Sami Bey'in hayatı da kitap gibi bir hayat ve kendisi de kitaplarla yoğrulmuş bir adam. Kendisi için 'hayatını kitaplara adamış bir adam' desek yanlış olmaz sanırım. Tabii Mustafa Kutlu şu zamanda böyle nadide bir adam bulmuşken bu şahsı bizlere de tanıtmak ister. Ciltçilik işiyle uğraşırken memur olan ve hayatını bir arşiv dairesinde gazetelerle, kitaplarla geçiren mücerret bekârımız Tahir Sami Bey'in hayatını yazmak için harekete geçer. Her ne kadar anlatılan her şeyi Tahir Sami Bey bizzat yaşamış olmasa da pek çoğu doğrudur. Özellikle de kitabın final kısmı epey hüzünlü.
22.06.2017

Kitabın içerisinde yer alan pek çok konu hakkında daha evvel bilgi sahibi olmama rağmen okurken hiç sıkılmadım. Yeri geldi yeni şeyler de öğrendim. Her bir konu ayrı bir başlık altında ele alındığından kitap hızlı bir şekilde ilerliyor. Osmanlı'yı tanımak isteyip kalın kalın kitapları okumaktan kaçanlar için faydalı bir giriş kitabı. :)
22.06.2017

Saramago aslında bu eserle kanayan ama kanadığı görmezden gelinen bir yaraya parmak basarak başkaldırmıştır. Gören ama görmek istemeyen insanlar yığını... Kuşkusuz kendisinin yaşadığı dönemde faşizmin ve savaşın yıkıcı etkilerine şahit olması romanı bu derece güçlü bir kalemle yazmasını sağlamıştır. Cümlelerin arasında noktadan ziyade çoğunlukla virgül kullanılan eseri bu yönü itibariyle okumak diyalogları ayırmak konusunda okuyucuyu biraz zorlasa da son derece kaliteli ve realist bir eserdi benim için.