E-Dergi

babası okuyabilseydi demişler ancak bence bir şey değişmez. çünkü insanın insanı anlaması mümkün değildir. bireyler ve iç dünyaları, hisleri ayrıdır. Bu ayrı oluş, anlamayı, anlaşılmayı yük haline getirir. Bu kitap bence bunun yazılı ispatı. insan insanı anlayabilseydi, bunca kitap yazılmazdı. bir utopyanin peşinden koşuyoruz. Kim bu gerçeği erken yaşta kabul ederse, kurtulur. harika bir kitap.

Neyzen Tevfik, Fikret Mualla, Peyami Safa, Sabahattin Ali, Sunay Akin gibi isimlerin hayat hikayelerinde önce çıkan önemli olayları kısa bir şekilde sunan bir kitap. İnanılmaz zorluklar, acılar ile dolu hayatlarda başarının/başarısızlığın ardında neler gizli, görüyoruz.

İshak kitabındaki dil devamlılığını burada da gormek mümkün. Tür olarak deneme geçse de, kısa öyküler demek doğru. şiir tadında. kitaba adını veren ve doğu hakkında olan dört tanesi özellikle öne çıkıyor.

Bir sefer okunmalık değil, tekrar tekrar farklı dönemlerde üzerine düşünülerek okunması gereken çok iyi bir kitap. İnsanı kendini anlmaya yönelik bir adım daha yaklaştıran, insanın muamması, derinliği, duygularının iç içe geçmişliği tüm bunlar ile ilgilieniyorsanız psikolojik bir eser. Alanında çok önemli bir kaynak.

Oldukça acıklı bir kitap, bir aşk hikâyesi. İkinci dünya savaşı ertesi ve savaşın gölgesinde yaşanan. Güzel betimlemeler, yer yer şiir gibi tasvirler...