E-Dergi

Öncelikle şunu söylemeliyim ki ilk kitabından daha başarılı buldum bu kitabını. Ama yine de vasatı bu kitapla da aşamamış. Üslûbu roman ile hikaye arasında sıkışmış ve olaylar, kahramanların günlüklerinden araklanmış gibi duruyor. Çok fazla duygusal veya karakteristik tahlil yok. Bu da anlatımı çok yüzeysel kılıp, konuyu havada bırakıyor. Arkadaşınızda veya bir kütüphanede bulabiliyorsanız emanet alıp okuyun, para vermeyin derim. İllaki kütüphanemde bulunsun denilebilecek bir kitap değil.

Derinliği olmayan, sade, çok sade bir kitap. Okurken şekeri eksik bir tatlı yemiş gibi oluyorsunuz. Ama berbat bir kitap da diyemeyeceğim. Okuyun ve kendiniz karar verin..

Yine, azınlıkları etkileyen Türkiye tarihindeki bir olayı ele almış Sn. KARAKOYUNLU. Yine güzel bir kurgu, yine etkileyici bir anlatımla hem de.. Kitapta hem tarihi olayları, hem sosyal yaraları, hem de güzel bir aşkı aynı anda irdeleyerek hikayede harmanlamış. Dili de “Salkım Hanım’ın Taneleri”nden daha sade. Tavsiye ederim.

Geçmiş ve bugünü aynı anda ve birbirine paralel anlatan Buket UZUNER bunu hep yapıyor!! Kitaptan aldığım keyif beni hiç şaşırtmadı, tam bir Buket UZUNER klasiği. Ülkedeki iç savaş içinde kendi iç savaşını da veren Mavi Tuna ile Kumral Ada’nın aşkları, dostlukları, arkadaşlıkları, sevinçleri, hüzünleri, beraber ve ayrı yaşadıkları tüm olay ve duyguları anlatılmış. Kesinlikle sıkılmayacağınıza eminim. Mutlaka okuyun derim..

Kitabı, A.Vahap KAYA’nın “Cehennem Benim” adlı kitabında Mevlânâ ile J.P.Sartre’nin fikirlerini bir roman örgüsünde karşılaştırması gibi, yine Mevlânâ ile Eflatun’un fikirlerinin karşılaştırıldığını zannettiğim için aldım ama bu konuda yanılmak hayal kırıklığına uğrattı beni. Kitapta Eflatun’nun fikirlerinden yalnızca Giriş bölümünde, yaklaşık 20 sayfalık bir kısımda ve çok çok az bahsedilmiş. Kitabın kalan kısmı ise tamamen Mevlânâ’nın hayatına, felsefesine, eserlerine ayrılmış. Mevlânâ’nın hayatını anlatan birçok kitap okudum ama bunun kadar ayrıntıya giden ve yorum katılan kitap okumamıştım. Bu yüzden ilginç geldi. Mevlânâ’yı tekrar tekrar okumak, tekrar tekrar yaşamak isteyenlere tavsiye ederim.