Onaylı Yorumlar

Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
22 Nisan 2024
Eser, içerisinde aynı adla bir hikâyenin de olduğu altı farklı hikâyeden oluşan bir kitap. Yazar, yıllarca köy okullarında öğretmen olarak görev yapmış. Hikâyelerin tamamı da bir öğretmenin yaşadıklarından derlenmiş. Yani kurgu olarak okumadım, gerçek hayattan parçalar olarak okudum. Sanıyorum ki öyle. Doğu’da köy okullarında öğretmenlik yapmanın zorluğu yanında elbette güzellikler de var. Her zorluğu katlanılır kılan bir sebep oluyor. Bazı hikâyeler size de tanıdık gelebilir, köy okulunda okuduysanız… Kurgu olarak bakıldığında teknik kusur yok, klasik hikâye tarzında yazılmış altı hikâye okuyoruz. Unsurlar, teknik, merak ögesinin ön planda olması; giriş, gelişme, sonuç şablonuna uygunluk gibi detaylar onların olay hikâyesi olduğunu gösteriyor. Akıcı bir üslup var. Evet her hikâyede öğretmenin yaşadıkları ya da şahit oldukları da yazılsa gerçekle bağlantısı olması da hikâyeleri okunur kılıyor. İlkay’a ithaf edilen bi kitapta kahramanlarından biri İlkay olan güzel bir hikâye var.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (2)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
22 Nisan 2024
Nasıl ki İnsanlık Komedyası ancak Balzac’a ait olabilirse, Amin Maalouf’u, hem dünya siyasi aktörlerinin sürekli oynadıkları Ortadoğu’da doğmuş ve büyümüş olması, daha sonra da felsefenin global lideri Fransa’da 48 yıldır yaşıyor olması, hem de karışık devlet tarihlerini kritik olaylar ve düşüncelerle özetleme yeteneği, Siyaset Komedyası adlı bir projenin altına imza atmaya namzet yapıyor. Labirent de muhteşem bir özet: Japonya, Rusya, Çin ve ABD’nin yakın tarihteki dönüm noktaları, kendilerinin kurtuluşu için yaptıkları, kendi içlerindeki politik güç savaşlarının bir özeti. Aynı zamanda politik gücün kibre dönüşmesinin sonuçlarının, bir siyasi liderin/partinin kişisel duygu durumlarının nasıl felaketlere yol açabileceğinin de bir özeti. Labirent’in sonunda yer alan dünyayı bekleyen risklerden Çin ve Japonya’nın askeri hamleleri şu anda devam ediyor. Kitabın sonundaki cümle Labirent’ten çıkışın altın kuralını söylüyor: yeter ki önce yolumuzu yitirdiğimizi kabul edelim. Muhteşem.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
22 Nisan 2024
Nöro-roman diye bir romanla ilk karşılaşmamdı ancak aradığım roman tarzı buymuş dedirten keşke bitmese dediğim bir kitapla sürükleyici bir yolculuğa çıkmak çok keyifliydi. Eserde aşk, macera, bilim, psikoloji, kişisel gelişim romanlarının harmanlanarak karşınıza sunulmuş olması tüm tatları bir arada yaşamak gibi eseri farklı kılmıştı ve bu beni mutlu eden şeydi. Çünkü bu eser insana birçok katkı sağlayacak türdendi, belki de sinapslarımı öyle etkiledi. Ayrıca eserde her kısım başında verilen özlü sözler, alıntılar bile okuyucuya çok şey katar. Bir an önce serinin devamını okumak istiyorum çünkü sinapslarımda yarım kalan şeyler var:)
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
22 Nisan 2024
Sevan Nişanyan'ın kitaplarında benzersiz bir ufuk açıcılık var. Pek çok olaya farklı bir bakış açısı sunabildiği için yazıları ciddi manada etkileyicidir. Bu kitap içerisinde özellikle etimolojik açıklamaları, İslam medeniyetine dair saptamaları ve Ebussuud Efendı'nin fetvalarının incelenmesi son derece kıymetlidir.

Böyle bilgili ve değerli bir insanın yazılarını Türkçe olarak okuyabilmek bana büyük bir mutluluk veriyor. Kendisine teşekkür ediyorum. İmkanı olan Sevan Nişanyan okurlarına Şirince'yi gezmeyi öneririm, kitaplarıyla çıktığınız zihinsel yolculuğu Hodri Meydan Kulesi'ni görerek taçlandırabilirsiniz.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
22 Nisan 2024
Tarık Tufan'ın ilk okuduğum kitabı. Ve kalemini çok beğendim. Akıcı bir dili var. Tüm hikâyeyi isimsiz kahramanımızdan dinliyoruz. Babası şeyh olan ve tüm çocukluğu tekkede geçen, annesi öldükten sonra boşluğa düşen ve tanıştığı kadına olan karşılıksız aşkının onun hayatını nasıl değiştirdiğinin hikâyesi. Bir arafta kalmışlık. Özellikle annesi için yazdığı yazı insanı çok derinden etkiliyor. Kısacası içinde sıkıştığı labirentten kurtulmaya çalıştıkça bocalayan birinin öyküsü. Kitabın sonu ise tamamen okuyucuya bırakılmış. Ağır ve duygusal yönden yoğun bir eser. Ayrıca yakın zamanda dizi uyarlaması da yapıldı. Onu da en yakın zamanda izleyeceğim.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
22 Nisan 2024
Benim bu kitapla tanışmama daha önce okuduğum 'Çağrılan' kitabı vesile oldu.
O kitapta Harakani Hazretlerini merkeze alan bir romandı. Kitabı okuduktan sonra kendisini daha yakından tanımak için biraz araştırma yaptım ve bu eser karşıma çıktı. Yavuz Selim Uzgur ve Sadık Yalsızuçanlar'ın soru cevap şeklinde hazırladıkları bir eser. Bu yüzden çok akıcı. Harakani Hazretlerinin manevi şahsiyeti yanında birçok tasavvuf konusuna değinilmesi de ayrı bir güzeldi. Harakani Hazretleri Selçuklu Medeniyetinin de zeminini hazırlamıştır. Bu kitapta sadece tasavvuf değil kültürel olarak da birçok yeni bilgi öğrendim. Kesinlikle okumanızı tavsiye ederim.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
21 Nisan 2024
Şia’nın aslında tarihten getirdiği karakteristik niteliklerden biri, yaygın bir matem kültürü ve bu kültürün etrafında oluşmuş olan birbiriyle ilişkili merasim ve ritüellerin varlığıdır. Matem kültürü, Şii anlayışın aynı zamanda yüzyıllar boyunca ayakta kalmasını sağlayan etkenlerden biridir.
Matem kültürü ve bu kültürün yaşatılmasındaki en önemli etkenlerden biri de, meddahlar ve meddahlık geleneğidir. Örnek olarak Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit edilmesi ve bu elim hadisenin yarattığı ızdıraplar, daha çok meddahlar kanalıyla ve onlarla birlikte Şii toplumda sürekli canlı tutulur ve gelecek kuşaklara aktarılır.
Meddahlar, ritmik hareketleri ve etkileyici seslerinin yanında, okudukları şiirlerle kalabalık kitleleri yönlendirip harekete geçirme gücüne sahiptirler.
Adem Yılmaz’ın bu çalışması, hem Şii toplum içindeki meddahlık kültürünün ortaya çıkışı ve tarihsel gelişimini, hem de meddahlığın günümüz Şii çevrelerdeki yerini daha çok Suriye üzerinden çarpıcı biçimde ele almaktadır.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Yanıtları Göster
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
20 Nisan 2024
Eserde yazarın değişik zamanlarda yayınladığı eğitimle ilgili makaleler bir araya getirilmiştir. Makaleler fıkra tadında akademik sıkıcılıktan uzak, akıcı, sade ve anlaşılır bir üslupta kaleme alınmıştır. Eserde Türkiye’nin eğitimle ilgili sorunları ele alınmış ve bu sorunlara ilişkin çözüm önerileri ortaya konulmuştur. Eserde yer yer mukayeseli örnek ve çalışmalara yer verilerek eğitimle ilgili öneriler somutlaştırılmıştır.

Eser değişik yazılardan bir araya gelmekle birlikte genel olarak yazılar eserin isminin işaret ettiği yol üzere kurgulanmıştır. Bu nedenle tam anlamıyla olmasa da büyük ölçüde konu bütünlüğü olduğu söylenebilir. Eğitimle ilgili sorunlara somut ve pratik öneriler üretilmiş ve genellikle de devrimsel bir bakış açısı yerine eklektik olarak aksayan yönlere yönelik öneriler üretilmiştir. Olayın sunuluş tarzı ve yer yer verilen olay veya hikâyecikler eserin okunmasını kolaylaştırdığı gibi eserin akılda kalıcılığını sağlayarak daha etkili olmaktadır.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
20 Nisan 2024
"Taştan Klavyeye Linç" Yaşantılarımızda zaman zaman çeşitli konularda mağduru ve faili olduğumuz şiddet ve lincin acımasız yönlerini ele alan tarihsel gelişim sürecini anlatan kitabın yazımında emek veren Saygıdeğer Dr. Öğr. üyeleri Muhittin IMIL ve Erdem DAĞDEMİR' Hocalarıma yürekten teşekkür ederim. Kitabınızı başından sonuna kadar aynı merak ve heyecan içinde okudum. İnsan egosunun başkalarını eleştirirken ve kendi bakış açısından cezalandırırken kullandığı araçlarla ne kadar zalimleştiğini, bir gün buna muhatap kaldığında da mağduriyetin kişi için çok acı sonuçlarıyla yüzleştiğini anlatan çok değerli bir eser olmuş. Aynı zamanda davranışlarımıza yön veren, sebep sonuç ilişkisi içinde yaşanan olaylarda dengeli bir iletişim kurma konusunda bize rehberlik eden kaynak bir kitap olarak değerlendiriyorum. Okurlara önemle tavsiye ediyorum
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Editorün Seçimi Bu yorum Kitapyurdu editörleri tarafından faydalı bulunarak öne çıkarılmıştır.
19 Nisan 2024
Severek okuduğum bu kitap hakkında sizlere kısa bir bilgi vermek isterim.
Bir çoğunuzun “yok artık, tuvalet eğitimi içinde mi kitaplara bakacağız” dediğinizi duyar gibiyim ama artık eskisi gibi kulaktan dolma yöntemler kullanmıyoruz…
Her konu hakkında yakın araştırmalar yapıp, her konu hakkında detaylı bilgiye ulaşabiliyoruz. Bunu da profesyonelinden öğrenmek en mantıklı olanı.
Çünkü çoğu zaman doğru bildiğimiz aslında tamda tersi bir durum olup “yanlış” olarak karşımıza çıkıyor. Buda çocuk gelişiminde maalesef yanlış sonuçlar doğuruyor.
“Belki çocuk bezi kullanmaktan bıktın, bütçeyi deldi geçti. Belki alışkanlık yaptı, göze alamadın, başka türlüsünü düşünemedin,
Hiç korkmayın, biraz sabır, biraz da titiz ve kararlı davranışlarla birçoğunuz için uzunca ve stresli sürecek bu süreci kitabımızla kısa sürede çözeceğinize inanıyorum.
Çizelgeler ve renkli sayfaları ben çok beğendim. Aynı zamanda eğlenme garantisi olan bu harika kitap tavsiyemdir, şimdiden keyifli okumalar dilerim.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (3)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla