Toplam yorum: 3.077.822
Bu ayki yorum: 4.700

E-Dergi

EnginFirol Tarafından Yapılan Yorumlar

26.04.2020

“Doğduk, bu travmaları yaşadık ve izlerini taşıyoruz.”

Post Öykü Dergisi 32. Sayısı’ndaki kendisiyle yapılan söyleşide kitap isminin çıkış noktası böyle açıklayan Elif Hümeyra Aydın, ilk kitabı “Doğum Lekesi” ile okurun dikkatini çekmeyi başarmış ve kitabı 66.’sı düzenlenecek Sait Faik Hikâye Armağanı adayları arasında yer alıyor.

Doğum Lekesi’nde 9 öykü var. Kitapta 9 öykü olmasının insan doğumun 9 ayda gerçekleşiyor olmasıyla bir bağlantısı var mı, doğrusu merak ettim. Öykülerindeki kadın karakterlerin aileyle, toplumla, eşle ve kendiyle sürekli bir mücadele içinde olması, “ıkınması” da diyebilirim ki sürekli bir doğum sancısı hissini de barındırmıyor değil. Öykülerdeki karakterlerin sıkıştıkları durumdan halden çığlık atmayarak, dramatize etmeyerek sakince çıkacak, nefes alacak bir tavırları da var. Bu yüzden öykülerini ayrıca beğendiğimi söyleyebilirim. En çok Göz Çukuru ve Şah öykülerini beğendim.


06.04.2019

İnsan mutlaka tek başına yolculuğa çıkmalı ve kendini kendi gibi olacağı halleri yaşamalı.
Hesse'nin yine müthiş bir yol hikayesi olan bu romanı mutlaka yürümeyi ve arayışı sevenlerin okuması gerektiğini düşünüyorum.
04.04.2019

yeni kitabı Ben Alageyik ile merak uyandıran öykücünün okuduğum İp Cambazı Değil Silahşör öykü kitabı bana göre de tam bir post modern öyküleri barındırıyor. hızlı geçişler, şehir yansımaları, marka söylemleri ve ritimli bir dil okuru okurken gülümsetiyor.
13.11.2018

Hani bildiğimiz, duyduğumuz, karşılaştığımız öykülerin dışında hem edebi lezzeti olan hem de hissel olarak daha doyurucu metinler okumak isterdim.

Taşra öyküleri üzerine okumalar yapmak belki de Hasan Harmancı öykülerini daha anlaşılır kılacaktır ama ben bu "taşra" olayına da artık "sıradanlık" demek istiyorum. Arabeske bulanmış, dramatize edilip, muhafazakar akılla sote edilmiş, med-ceziri bol ve alabildiğine bastırılmış cinsellik...
Daha cesur metinler, öyküler beklediğim için belki de ikinci kitap bana çok yavan geldi.

diye yazmıştım. Lakin;
kitabın son üç öyküsü kitap hakkındaki düşüncelerimi altüst etmiş oldu. Bu resmen 90'dan goool!