E-Dergi

Genel anlamda hepimizin mustarip olduğu dertleri Bauman yazmış, ekstra olarak “hadi ya hiç böyle düşünmedim” diyeceğiniz bir kısım yok bana kalırsa. Güzel, hoş bir kitap. Aşk-ölüm metaforu vs etkileyici.

İçerik çok güzel ama serinin kapakları nedir böyle ya, tasarımcı arkadaş belki kızacak bana ama Pegasus’tan çıkma bilimkurgu ya da cinayet romanı gibi duruyor resmen. İçeriğe zerre lafım yok, gerçekten Şamanizm konusunda her anlamda kesenizi dolduruyorsunuz, ama kapak tasarımı…

Bergman’ın söyleşilerinden oluşan bu kitapta onun nasıl bir megaloman olduğunu çok güzel görüyorsunuz. Ayrıca aşırı ben-merkezci bir hayata sahiptir. Bizzat kendisi şöyle der: “benim oynamakta olduğum rolü şu ya da bu şekilde etkilemediği sürece savaşlar, devrimler, salgınlar, yoksulluklar, adaletsizlikler (…) benim gözümde hiçbir şey ifade etmez” (s. 208). Ayrıca siyasal hiçbir düşüncesi olmayan, olsa da ifade edemeyen bir tiptir: “siyasal düşünce beni fena halde korkutur” (s. 208). Kitapta görüyoruz ki yıllarca siyasal içerikli kitaplar ya da yorumlar okuyamıyor; herhalde korkudan olsa gerek. Ayakları yere basmayan filmler yapan biridir ayrıca: bizzat kendisi “kendi rüyalarını filme çevirdiğini” belirtiyor. Böyle bir kişi(!)liğin rüyalarının ne kıymeti olabilir acaba?

Orijinal metinle karşılaştırınca yer yer ciddi hatalar göze çarpsa da Bachmann okunmalı.

Kitapta zorlama ve garip bir Türkçe var, hiç hoşlanmadım. Özellikle ilk sayfalarda arka arkaya “ne ki….” şeklinde başlayan cümleler çok sıkıntılı. Sonra cümle içinde “yani” kullanmak yerine sürekli “diyesim” kullanılması da bana lüzumsuz gözüküyor. Üçüncü olarak “yapıldıkta”, “verildikte”, “görüldükte” şeklindeki kullanım da hem kulağa hem göze hoş bir şekilde hitap etmiyor. Kitap 130 sayfa ama her şey böyle boca edilmiş gibi üst üste verilmiş. Ayrıca ne kaynakça ne başka bir şey var. Tamam bunlar verilmiş ders notlarının düzenlenmiş hali ancak yazarın kendisi bu dersleri verirken hangi kitapları referans alıyor, kaynakça vs hiçbir şey yok. Bu da profesyonellik açısından eksi bir durum. Üzücü olan ise Kant üzerine çıkan kitapların içeriklerinin ya böyle ders notlarının düzenlenmiş hali olması ya da işte dergilerde yazılan yazıların bir araya getirilmesi ile oluşturulması…