E-Dergi

Artık millet olarak yaşananları sorgulamamız gerekiyor. Olup biten şeyleri sorguladığım da oluşan düşüncelerim zihnimde karma karışık olarak duruyordu. Bu kitapta hepsini bir düzen içinde yazılmış bulunca inanamadım. Kitabı inanılmaz derece akıcı buldum. Bu kitabın kapak tasarımını bir orta okul öğrenci yapsa ancak bu kadar olur. Onun dışında umutsuzluğa kapılmadım desem yalan olur...

Açıkçası daha akıcı bir roman bekliyordum. Yazarın divan edebiyatındaki ustalığından dolayı aşkın farklı tariflerini okurum diye düşünmüştüm. Romanı çok dağınık buldum. Konular , karakterler , anlatım bence çok dağınık. İlk defa bir roman bu kadar uzun olmamalı diye düşündüm. Tabi divan edebiyatı da kitabın içinde olduğundan yabancı kelimeler size de çok gelebilir. Tabi kelime dağarcığınız gelişir ama her kelimenin anlamını bulmaya kalkarsanız roman bitmez ... Edebiyat fakültesi öğrencileri farklı bilgiler edinebilirler.

Açık yazayım , kitap beni ümitsizliğe yöneltti. Tabi bu yazanların suçu değil. Kitabı bitirdikten sonra , sorgulamayan bir millet olmadığımız sürece bir arpa boyu yol alamayacağımızı anladım. Sorgulamadan doğruyu bulamayacağız. Bu her şey için geçerli.

Bu kitabı, yazarın günümüzde meşhur bir siyasetçi ile yaşadığı diyaloğu anlattığı bölümü okuduktan sonra almaya karar verdim. Bu şekilde başka yaşadığı diyaloglar vardır umudu belirdi içimde ama beklediğim çıkmadı. Kitabı en kısa nasıl özetlersin deseler : '' Bir insan mesleğini ne kadar sevebilir ?'' sorusunun cevabıdır derim. Ben , mesleğim dahi olsa bu kadar aksiyonu göze alamazdım. Yakın tarih ile ilgili analizleri dikkat çekici.

Hayatta nedenini kendi kendimize çözemediğimiz çok konu var. Problemleri görmemiz için içinde bulunduğumuz durumu , ailemizi , işimizi v.b. analiz edebilmeliyiz. Kitapta ustaca kurgulanmış örnek hikayecikler de bulacaksınız. Anlatımı basit. Akıcı. Bunun için bu kitabı şiddetle tavsiye ederim.