Toplam yorum: 3.078.222
Bu ayki yorum: 5.100

E-Dergi

K@lemşör Tarafından Yapılan Yorumlar

07.12.2013

Sadece şu kadarını söyleyim ibn hazm'ın -ennubez- adını verdiği muhtasar metodoloji/usul kitabı olan bu eser bugün görebildiğim en iyi eserdir. belki zahiri menhecini benimseyen birisi olduğum için egzajere ediyor olabilirim fakat ibn hazm usulu delile dayandıranların 1 numarasıdır. bunu meşhur el ihkam adlı eserini orijinalinden okumuş birisi olarak söylüyorum.
28.05.2013

öncelikle üzerinde emek verilmiş olduğu için teşekkürler.. rivayet ve dirayet ikilemini baz alacak olursak dirayeti ağırlık kazanmış bir çalışma olmuş... eserde dikkate alacak yönler bulunmakla birlikte müsteşriklerin görüşlerinin değerlendirmeye alınması açıkcası bana itici geldi... bununla beraber sahiheynin üzerindeki icmanın tahlili meselesinde istisnai durumlar önplanda bulundurulmuş bir de seyyid ebulala mevdudiden direkt değilde endirekt alıntılar yapılması bazı işgallere sebep olmuş.. mesala cessase meselesinde deccalin bulunduğu adaya(her ne kadar bende bunu hakikatten uzak görsemde)konu bütünsel verilerek sanki mevdudinin deccalin bağlı olduğu yerle birlikte ''deccal fitnesi'' ile ilgili rivayetlerede soğuk bakıyormuş gibi imaj verilmiş.. buna dikkat edilmesi gerekirdi.. verilen alıntıları orijinal kaynağından kontrol ettiğimde mevdudinin sözlerinin zamanında da yanlış anlaşıldığını fakat mevdudinin ''deccal fitnesi'' ile ilgili bilgilere kesin olarak inandığını hatta namazlarda sığındığını söylerek bu konuda işgali kaldırmış.. yazar en azıdnan dipnotta bunu belirtebilir böylelikle bu işgale sebebiyet veremiyebilirdi.
28.05.2013

menhec olarak fehmimiyazarın ortaya koymuş olduğu bakış açısından teberri etsemde eserin doğru bir konuya temas ettiğini söylemem adil bir itiraf olacak.. kuran bütünlüğünde mensuh addedilen ayetlerin aslında kendi zaman ve mekan bütünlüğünde evrenseliğini yitirmediğini ve kıyamete kadar hükümleri geçerli olan ayetlerin kendisinden daha düşük merciler tarafından iptal edilemeyeceğini söylemek yerinde olacaktır.
20.02.2013

Allah, ahmed bin teymiyyeden hoşnut olsun... varlığını Allah yoluna sadaka olarak takdim etmişti.... kelamcıların islama verdikleri zararı def etmek için elinden geleni yapıyor... diğer yandan da insanları hakikatten koparan mistik hikayecilerle uğraşıyordu... bununlada kalmıyor moğollara karşıda bizzat en en önde saf tutuyor, çarpışıyordu... ümmete bırakılan şüpheleri izale ediyor bunun yerine akidenin sağlam tohumlarını ekiyordu.... islam uğruna yapmış olduğu bu gayretler karşısında 2 si şam 2 si kahire olmak üzere 4 kez hapse atılıyor ve ömrünün sonunu kağıdı ve kalemi alınmış olarak hapishanenin karanlık ve soğuk duvarları arasında geçiriyordu...
birileri tarafından tasavvuf düşmanı olarak lanse edilirken zühdü en çok kendisi yaşıyor, ibadetlere başladığında dünyalık herşeyden uzaklaşıyor allaha olan tesbihini kahvaltısı olarak tarif ediyordu... cenneti dünyadan ayıranların karşısında tam karşısında bir cennetinde dünyada olduğunu oraya girdiğinde tüm acılarını unuttuğunu ve kralların böyle bir cennetin varlığını bilse onu kendisinden almak için kendisi ile çarpışacaklarını söylüyordu.. ne bir hanım yüzü gördü, ne rahat bir yatak... ne meyve gördü ne kendisinden tat alınan bir ekmek...
ölürken dudaklarından dökülen tek bir ayet vardı... muhakkak ki allaha karşı gelmekten sakınanlar cennetlerin başlarındadırlar... ve onlar hak meclisindedirler hak meclisinde...

ama ona yapılan zulumler vefatında son bulmadı birileri hala onu islam düşmanı olarak suçlarken birileride kendi basit akıllı fikirlerine onu alet ediyor onun üzerinden prim yapıyorlardı..

Allah subhanehu ve teala cennette bu güzel kuluyla beraber sohbet etme lutfuna nahil etsin...
14.01.2013

bu kafile ve tren, belirli hedefler, çarpık konaklar, alışılmış sesler ve sürekli tekrarlanan melodiler eşliğinde yoluna devam ediyor. derken birden bir şahsiyet, perdelerin ; enkaz ve yıkıntıların arkasından sıçrayarak sahneye çıkıyor. kendisine biçilmiş olan hedefe ulaşmaktan, günlük maişetinden, yol azığından ve emniyetinden, rahat bir yoculuk yapmaktan başka amacı olmayan sessiz, halim selim kafile onun gelişiyle şaşırıyor, bocalıyor. bu şahsiyet, onlara beklemedikleri bir çağrıda bulunarak , onları hayatlarında reform yapmaya, hayatın bütünü, insalığın gidişatı ve geleceği , insanlık için çıkarılmış olan islam ümmetinin sorumluluğu üzerinde yeniden derinlemesine düşünmeye davet ediyor. insanları bozuk , kokuşmuş her şeye , namussuzluk ve ahlaksızlığa, sapık inançlara , cahiliyye inanışına aid geleneklere, mide ve şehvete kulluğa, güç ve otoriteye ibadeti reddeTmeye çağırıyor. onları onurlu, saygın bir hayata; sağlam ve sağlıklı bir medeniyete; doğru, adaletli bir topluma; yeni, derin bir imana, güçlü, egemen bir islama davet ediyor...