E-Dergi

Bu kitabın adı yanıltıcı, kitabı psikoloji ile ilgili bir kitap sanarak aldım, budizme giriş risalesi gibi bir metin çıktı. Çoğu öldükten sonra dirilip hesap verme inancı olmayan din görüşünün yaptığı etiksizliğe düşmüş, cennet ve cehennemden bahsetmiş. Budizm ile ilgili özlü ve akıcı bir metin arıyorsanız tavsiye ederim. kul tanrısına tapmıyor, tanrısı kuluna tapıyor iken iyi hissedeceğinizi sanıyorsanız bir müslüman olarak haşr suresi 16. ayeti bir kez daha okumanızı öneririm.

Malum bir klişe vardır:din ve seks satar diye. Keşke ikisi alaşım yapılmaya çalışılmasa. Teoloji yerinde dururken pornografi alanında top koştursa. Bu kitap tam tersini yapmış. Enerjilere şükretmek gibi budist çağrışımları pembe romanın aralarına serpmiş. Kınıyorum.

Tekrar tekrar okunabilecek bir kitap. Kişisel gelişim/ insan psikolojisi/ etik ve felsefe üzerinden "bizi" anlatıyor. Mütercimi özellikle tebrik etmek istiyorum, bu kadar arı/duru bir Türkçe olabilirdi. Anlatmak istediğini anlatmayı başarmış nadir kitaplardan. Bu nedenle "ben nasıl daha iyi bir ben olabilirm" derdi olan her yaştan, kültürden ve eğitim düzeyinden okura tavsiye ederim. Göreceksiniz ki kitabı okumaya ayırdığınız zamanın bir kaç katını konu üzerindebdüşünmeye ayırıyorsunuz.

Boşanmaların artmaya, boşanma nedenleri içinde de aldatmanın artmaya devam ettiği şu zaman diliminde bu kitaba ilgi duydum ve aldım. Maalesef çelişkilerle dolu magazin bir kitap. Aynı cümleler tekrar tekrar yazılmış. En rahatsız edici yönü ise müslümanların kutsal kitabı Kurana göndermelerde bulunup iki de bir de "bunun günah olup olmadığını kimse bilemez, ancak uzmanlar karar verebilir" gibi abeslerle iştigal ediyor olması. İnsanların dedikodu ihtiyacını karşılarken dinin normlarını sanki öğrenilmesi çok zor şeylermiş gibi lanse etmek de neyin nesi? Hem de bu devirde, bilgi çağında.

Çok akıcı bir kitap, somut öğelerle konu adeta teşhir tahtasına yatırılmış. Kendisi mükemmeliyetçi olanlara veya mükemmelliyetçi bir kişilikle burun buruna yaşayanlara okudukça terapi gibi geliyor, farkındalık sağlıyor. Bir kişinin bile bir an durup "abartıyorum galiba" demesi, abartıdan vageçmesi büyük faydadır ve bu kitapbunu başarabilecek güçte. "çözüm önerileri" kısmı güdük kalmış veya tartışılabilir olabilir. Demek ki bu noktadan hareketle yeni kitapların yazılması lazım. Zehra Erol'dan bekleyebiliriz veya başkaları da el atabilir. Yeni kitapların yazılmasına yol açmak da "iyi kitabın" olmazsa olmazı bence.